İşletmeler her ne kadar tüzel kişilikler de olsalar toplum hayatının tabanına nüfuz ettikleri için sosyolojik gelişmelerden etkilenirken aynı zamanda onları da etkileyerek toplum yapısı içinde dinamik bir şekilde yerini almaktadır. Aile işletmelerini özellikle ele aldığımız zaman ise toplumla olan ilişkilerinin çok daha canlı olduğunu görmekteyiz. Bu bakımdan toplumsal incelemeleri, işletmeler olmadan ele almak mümkün değildir.Küreselleşme yolunda hızla ilerleyen dünyada işletmeler de kurumsallaşarak bu değişen şartlarda tüzel kişiliklerini devam ettirmekte ve aynı zamanda toplumun kurumsallık anlayışının oturmasına da yardımcı olmaktadır. Gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde olsun her işletmenin, aile işletmesinden kurumsal işletmeye geçişi sancılı olmaktadır ve makro düzeyde yaklaştığımız zaman bu değişimdeki anlayışın, yani tüzel kişiliğe sahip kurumsal yapıların anlayışının yerleşmesi de aynı şekilde sancılı olmaktadır. Bu makalede de işletmelerin kurumsal düzeye geçmesi ile bunun toplumdaki yansımalarını ele alınarak aynanın diğer yüzünden bakılacaktır. Muhakkak ki toplumla etkileşim içinde olan tek tüzel kişilik işletmeler değildir ancak bu tüzel kişiliklerin geneline baktığımızda aile işletmelerinin baskın şekilde fazla olduğu görüldüğünden durumu aile işletmeleri açısından ele almanın faydalı olacağını düşünülmüştür.Sonuç olarak Türkiye’de “kurumsal yapı” anlayışının oturmamasının temelinde, toplumun tabanına yayılmış olan aile işletmelerinin kurumsallaşmaması yatmaktadır. Bu bağlamda aile işletmelerinin kurumsallaşması toplumda “tüzel kişilik” kavramını da oluşturacaktır.
Although managements are legal personalities, they exist in a dynamic way for society structure affecting them as well, while they get affected from sociological developments as they influence even the lowest layer of society. If we take family run business into consideration, we have noticed that they have much more organic relations with society. In this context, it is not possible to discuss social research without managements. In the world, which globalisation has been accuring in a fast fashio, managements become foundational and in this changing conditions, they help embracing the understanding of society’s institutionalism by maintaining their legal personalities. In both developed and developing countries, transition from family run business to foundational one is very difficult for every management and if we aproach this in a macro level, the understanding in this change, that is, embracing the foundational structures, which have legal personalities has been difficult in a similar way. In this article as well, the transition to foundational level of managements and the other aspect of the mirror by discussing the reflections in the societywill be discussed.It is obvious that only legal personalities are not in an interaction with society, but if we consider most of these legal personalities, we notice that family run business are dominantly superfluous. Therefore, in my opinion, if we discussed this case in terms of family run business, it would be more helpful.
Family run business Institutive business Society institutionalisation
Diğer ID | JA22BT82YC |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Mayıs 2016 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 2-3 |
Siirt Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.