Öz
C. G. Jung, arketip kuramı ile insanlığın evrensel ve kolektif bilinçdışı kültürel temsillere sahip olduğunu ortaya koymuştur. İnsan muhayyilesinin ortak temsilleri olan arketiplerin ilk örnekleri mitlerde yer alır. Mitolojik motifler olarak var olan arketipler, tarihsel süreçte masal, destan, efsane gibi anlatılarda varlığını sürdürür. Edebi metinlerde ve farklı sanat dallarında çeşitli imgeler ve simgeler aracılığıyla kendini gösterir. Bu durum, edebi metinlerin arketipsel eleştiriyle ele alınmasına ve metinlerde çeşitli imgelerle tekrar eden arketiplerin incelenmesine imkân sağlar. Klasik Türk şiiri başta Türk kültür coğrafyası olmak üzere farklı kültür ve kaynaklardan beslenen bir şiirdir. Dolayısıyla Klasik Türk şiirinin başlıca metinlerinden olan mesnevilerde arketiplerin pek çok kez tekrar ettiğini söylemek mümkündür. Mesnevilerin kişi kadrosunda yer alan birçok tabiat unsurunun da birer arketip olarak yer aldığını görürüz. Bu çalışmada, Şem ü Pervâne mesnevilerinin kişilerinden nesîm/bâd-ı sarsar, hava arketipi bağlamında incelenmiştir. Hava, evrenin yaratılışında etkin olduğuna inanılan dört ana unsurdan ve ilk arketiplerden biridir. Tıpta ise insan vücudundaki kana karşılık gelmektedir. Baskın olduğu durumlarda, asabiyet ve değişken mizaca neden olur. Mitoloji ve semavî dinlerde rüzgâr imgesi incelendiğinde, fiziksel, zamansal, mekânsal ve mizaç olarak benzer özellikler taşıdığı tespit edilmiştir. Şem ü Pervâne’lerde nesîm/bâd-ı sarsar figürü bu özellikler bağlamında incelenmiştir. Sonuç olarak, nesîm/bâd-ı sarsar figürünün arketipsel nitelikler taşıdığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler:
Mitoloji, arketip, mesnevi, Şem ü Pervâne, nesîm/bâd-ı sarsar.
Abstract
C. G. Jung, with his archetype theory, revealed that humanity possesses universal and collective unconscious cultural representations. The first examples of archetypes, which are common representations of human imagination, are found in myths. Archetypes, existing as mythological motifs, continue to appear in narratives such as tales, epics, and legends throughout history. They manifest themselves through various images and symbols in literary texts and different art forms. This situation allows literary texts to be approached with archetypal criticism and enables the examination of recurring archetypes through various images in the texts. Classical Turkish poetry, nourished by different cultures and sources, especially the Turkish cultural geography, is a poetry that repeats archetypes many times in its main texts, including masnavis. We observe that many natural elements in the cast of characters of masnavis also appear as archetypes. In this study, the nesîm/bâd-ı sarsar, one of the characters in the masnavis of Şem ü Pervâne, is examined in the context of the air archetype. Air is one of the four main elements believed to be active in the creation of the universe and one of the first archetypes. In medicine, it corresponds to the blood in the human body. When dominant, it causes irritability and a changeable temperament. When examining the wind image in mythology and celestial religions, it is found to have similar characteristics physically, temporally, spatially, and temperamentally. In the Şem ü Pervâne mesnevis, the nesîm/bâd-ı sarsar figure is examined in this context. As a result, it is observed that the nesîm/bâd-ı sarsar figure possesses archetypal qualities.
Mythology archetype masnavi Shem ü Pervâne nesîm/bâd-ı sarsar.
C. G. Jung, arketip kuramı ile insanlığın evrensel ve kolektif bilinçdışı kültürel temsillere sahip olduğunu ortaya koymuştur. İnsan muhayyilesinin ortak temsilleri olan arketiplerin ilk örnekleri mitlerde yer alır. Mitolojik motifler olarak var olan arketipler, tarihsel süreçte masal, destan, efsane gibi anlatılarda varlığını sürdürür. Edebi metinlerde ve farklı sanat dallarında çeşitli imgeler ve simgeler aracılığıyla kendini gösterir. Bu durum, edebi metinlerin arketipsel eleştiriyle ele alınmasına ve metinlerde çeşitli imgelerle tekrar eden arketiplerin incelenmesine imkân sağlar. Klasik Türk şiiri başta Türk kültür coğrafyası olmak üzere farklı kültür ve kaynaklardan beslenen bir şiirdir. Dolayısıyla Klasik Türk şiirinin başlıca metinlerinden olan mesnevilerde arketiplerin pek çok kez tekrar ettiğini söylemek mümkündür. Mesnevilerin kişi kadrosunda yer alan birçok tabiat unsurunun da birer arketip olarak yer aldığını görürüz. Bu çalışmada, Şem ü Pervâne mesnevilerinin kişilerinden nesîm/bâd-ı sarsar, hava arketipi bağlamında incelenmiştir. Hava, evrenin yaratılışında etkin olduğuna inanılan dört ana unsurdan ve ilk arketiplerden biridir. Tıpta ise insan vücudundaki kana karşılık gelmektedir. Baskın olduğu durumlarda, asabiyet ve değişken mizaca neden olur. Mitoloji ve semavî dinlerde rüzgâr imgesi incelendiğinde, fiziksel, zamansal, mekânsal ve mizaç olarak benzer özellikler taşıdığı tespit edilmiştir. Şem ü Pervâne’lerde nesîm/bâd-ı sarsar figürü bu özellikler bağlamında incelenmiştir. Sonuç olarak, nesîm/bâd-ı sarsar figürünün arketipsel nitelikler taşıdığı görülmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Ağustos 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.