İki dilli topluluklarda dil sürdürümünün sağlanması ve dil kaybının önüne geçilmesinde bireylerin dil seçimlerinin uzun süreli etkisi vardır. Bu araştırmada da Kazakistan’da yaşayan iki dilli Ahıska Türklerinin dil repertuvarlarında bulunan Türkçe, Rusça ve Kazakçaya yönelik dil seçimleri Fishman’ın ortaya attığı “alan” kavramı etrafında incelenmiştir. Tarama modeline göre tasarlanmış araştırma için Kazakistan’ın güney eyaletlerinde yaşayan 274 katılımcıdan anket aracılığı ile veriler toplanmıştır. Katılımcılar %85,0 oranında ana dillerini Türkçe olarak belirtseler de Rusça dil yeterliklerinin Türkçeden daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunun yanında kimlik ve ana dili bağlamında dil kaybının düşük düzeyde seyrettiği belirlenmiştir. Dil öğrenme kaynağı olarak Türkçenin evde öğrenilen bir dil olduğu ve eğitim ortamında girdiye sahip olmadığı anlaşılmıştır. Kişi, ortam ve işleve bağlı olarak katılımcılar Türkçe ve Rusçayı eşit oranda kullanılıyor gibi görünse de yaş, cinsiyet ve yerleşim yeri değişkenlerine göre bu eşitliğin bozulduğu belirlenmiştir. Türkçe dil seçiminin ağırlıkla evde, aile büyükleriyle ve duygusal işleve dönük eylemler için gerçekleştirildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Dil seçimi dil sürdürümü iki dillilik Ahıska Türkleri, Kazakistan
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.