The issues such as Allah / God, existence, dimensions of existence, relationship with one anot-her, truth, miracle and human beings have been discussed and are still discussed by different disciplines throughout the history in terms of the procedures possessed, the knowledge obtained and experiences gained. As the aforementioned issues the most fundamental issues of meaning world of the human beings, these are naturally issues of priority of divine message. Therefore, the Qur’an aims at explaining the issues given to people in the most correct and encompassing manner and people’s gaining affinity to Him by purifying their nafs (soul) and serving to Allah within the direction of these information. As modern western paradigm built the science and thought in positivist and rationalist manner, it disregards or denies Allah, divine knowledge, spi-rit, the world of heart, prophets and their experiences. As the rationalist paradigm built in this way and presented to the world as if the only truth affected some Muslims. Issues such as the existences given in Qur’an like devil and angel, the relationship between existences, intervention of Allah to the life, esoteric/ heart dimensions of human beings, divine aid and miracles have been interpreted in rationalist manner. Together with benefitting from other resources, this study aims at dealing with dimensions of existence and inter-dimensional relationships within the example of Battle of Badr particularly based on Tafsir sources. It is understood from the infor-mation obtained in the study that there are different dimensions of human beings and world, whole process of Battle of Badr was directed by Allah SWT, angels also participated in the war, several divine aids were experienced such as intervention of Allah the Almighty into the hearts and eyes. The invisible world and martyrdom world are interlocked one another in a sense. Furt-hermore, it is observed that the companions who had weaknesses on the issue of obtaining booty were criticized and some Muslims were praised and appreciated. As the issues mentioned here are realities experienced by the Prophet and the Companions rather than being theoretical information. It is concluded that ta’wils of the aforesaid issues according to modern perception is not accurate. In addition, it can be said that the ta'wils in question lead to the formation of incorrect ideas about the perception of Allah, man, being and truth built with the Qur'an and Sunnah, exceeding its purpose, and that the Qur'an is a source of guidance in all matters.
Allah/tanrı, varlık, varlığın boyutları, birbirleriyle ilişkileri, hakikat, mucize ve insan gibi konular farklı disiplinler tarafından sahip olunan usûl, ulaşabilen bilgi ve edinilen tecrübeler istikametinde tarih boyunca tartışılmış ve tartışılmaya da devam etmektedir. Zikredilen meseleler insanın anlam dünyasının en temel konuları olduğu için doğal olarak vahyin de öncelikli konularından olmakta-dır. Bundan dolayı Kur’ân zikredilen konuları insanlara en doğru ve kuşatıcı şekilde anlatmayı, insanların bu bilgiler istikametinde Allah’a kulluk edip nefsini tezkiye ederek O’na kurbiyet kesb etmesini hedeflemektedir. Modern batı paradigması bilim ve düşünceyi pozitivist ve rasyonalist şekilde inşa ettiği için Allah’ı, ilahi bilgiyi, ruhu, kalb âlemini, peygamberleri ve tecrübelerini yok saymakta veya inkâr etmektedir. Bu şekilde inşa edilen ve dünyaya tek hakikatmiş gibi sunulan rasyonalist paradigma bazı Müslümanları da etkilediği için Kur’ân’da anlatılan şeytan, melek gibi bazı varlıklar, varlıklar arası ilişkiler, Allah’ın hayata müdahalesi, insanın bâtın/kalb boyutu, ilahi yardım ve mucize gibi konular akılcı bir şekilde yorumlanmaktadır. Bu çalışma diğer kaynaklardan da faydalanmakla birlikte özellikle tefsir kaynakları temelinde Bedir savaşı örneğinde varlığın bo-yutlarını ve boyutlar arası ilişkileri ele almayı amaçlamaktadır. Çalışmada elde edilen bilgilerden âlem ve insanın farklı boyutlarının olduğu, Bedir savaşının tüm sürecinin Allah Teâlâ tarafından yönetildiği, meleklerin savaşa katıldığı, Yüce Allah’ın kalplere ve gözlere müdahalesi gibi birçok ilahi yardımın tecrübe edildiği, gayb ve şehâdet âlemlerinin bir yönüyle iç içe olduğu anlaşılmakta-dır. Ayrıca ganimet elde etme konusunda zaaf gösteren sahabilerin çok ciddi şekilde eleştirildikleri, bazı mü’minlerin ise övülüp takdir edildikleri de görülmektedir. Burada zikredilen hususlar teorik bilgi olmaktan ziyade Hz. Peygamber ve sahabilerin tecrübe ettiği gerçeklik olduğu için mezkûr konuların modern algıya göre te’vil edilmesinin isabetli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca söz konusu te’villerin maksadını aşarak Kur’ân ve sünnetle inşa edilen Allah, insan, varlık ve hakikat algısında ve Kur’ân’ın tüm konularda hidayet kaynağı olduğu hususunda yanlış fikirlerin oluşma-sına sebebiyet verdiği de söylenebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2022 |
Gönderilme Tarihi | 6 Aralık 2021 |
Kabul Tarihi | 3 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |