Kur’an-ı Kerim’in doğru anlaşılmasının önemli bir yolu, Kur’an-Sünnet ilişkisinin kurulması ve bunun doğru bir şekilde yapılmasıdır. Zira Kur’an’ın ilk ve en önemli muhatabı Hz. Peygamberdir. Ayrıca o, müminler için örnek gösterilmiştir. Dolayısıyla onun Kur’an’a dair tefsirleri, yorumları ile fiilleri ve onayları çok önem-lidir. Ancak Kur’an-Sünnet ilişkisi kurulurken sünnetle ayetin aynı konuyla ilgili olduğuna dikkat edilmeli, Hz. Peygamber’in istişhad mahiyetindeki bir yorumu tefsir olarak ele alınarak ayetin yanlış anlaşılmasına neden olunmamalıdır. Ayetlerin kolay anlaşılması, öncelikle ayetlerin iniş zamanının ve indirilmelerine vesile olan soru, sorun ve olayların tespit edilmesine bağlıdır. Bu da ayetlerin anlaşılmasının dış bağlamlarını bil-mekle mümkün olduğunu göstermektedir. Ayrıca ayetlerin birçoğunun tek başına değil, bir ayet grubunda indirilmesi, bu ayet grubunun tespitini de gerekli kılmıştır. Çalışmada, Meryem suresi 19/96. ayeti bağlamın-da Kur’an’ın doğru anlaşılmasının yol ve yöntemleri hakkında bilgi verilmiş, ayetin doğru anlaşılmasının üzerinde durulmuş ve buna yönelik olarak da ayetin dış ve iç bağlamı tespit edilmeye çalışılmıştır. Ardından Kur’an-Sünnet ilişkisi ele alınmış, ayetin yanlış anlaşılmasına neden olan rivayetler irdelenmiş, rivayetlerin senetleriyle birlikte metin tenkidinin önemine işaret edilerek rivayetleri doğru anlama konusu üzerinde du-rulmuştur. Daha sonra ayetin tefsirinde rivayetlerin etkisinde kalan veya literal ve parçacı bir anlayışla ayete yaklaşan müfessirler ile ayetin dış ve iç bağlamına dikkat çeken müfessirlerin tefsir/yorumları hakkında bilgi verilmiştir. Sonuçta ise istişhad mahiyetindeki hadisleri tefsir olarak ele almanın, ayetlerin yanlış anlaşılması-na, doğru anlamın kaybolmasına veya ikinci plana atılmasına neden olduğu, müfessirlerin önemli bir kısmı-nın bu tür hadislerden etkilenerek ayetleri bağlamlarından kopuk bir şekilde ele aldıkları belirtilmiştir.
يعد إدراك العلاقة بين القرآن والسنة ووضعها في سياقها، إحدى الطرق المهمة لفهم القرآن الكريم، لأن المخاطب الأول والأهم للقرآن هو النبي صلى الله عليه وسلم. باعتباره أرسل أسوة حسنة للمؤمنين. ولهذا فإن تفسيراته وتأكيداته للقرآن وأفعاله وتقريراته مهمة للغاية. وتجدر الإشارة عند تحديد العلاقة بين القرآن والسنة إلى أن تكون الآية والحديث النبوي المرتبطان في سياق واحد، ولا يأخذ الاستشهاد من النبي على آية من القرآن على أنه تفسير لها، بل هو استشهاد وحسب وإلا سيؤدي إلى فهم خاطئ للآية. ولا يخفى على الحصيف أن معرفة الظروف التاريخية والسببية التي أدت لنزول الآيات عامل مهم من عوامل فهم تلك الآية، مما يعني عدم فهم أي نص قرآني بعيدًا عن سياقه الخارجي، إضافة إلى هذا، فإنَّ عدم نزول كثير من الآيات منفردة يدفع الباحث لفهم مجموعات الآيات التي نزلت معها والإحاطة بها بقدر ما. حاولت في الدراسة فهم السياق الخارجي للآية 96 من سورة مريم، والظروف التي أحاطت بنزولها، والمسببات التي أدت لذلك. ثم حاولت البحث عن الخيوط الرابطة بينها وبين السنة بدراسة الأحاديث التي أدت إلى الفهم الخاطئ لتلك الآية، كما أوليت اهتماما للأحاديث المرتبطة بتلك الآية نقدا وفهما دقيقًا، إضافة إلى العناية بسند الأحاديث. ثم عرضت لأقوال بعض المفسرين الذين تأثروا بالروايات أو تناولوا الآية بشكل حرفيٍّ منبتٍّ عن سياقها، والمفسرين الذين لفتوا الانتباه إلى السياق الخارجي والداخلي للآية ونتيجة لذلك، تبين أن عدم الربط الصحيح أو تلمُّس طبيعة العلاقة في سياقها السليم بين القرآن والسنة عند بعض المفسرين دفعهم إلى مزالق الوهم والخطأ ولاسيما في فهم الآية منبتة الصلة عن سياقها أو ربطها بالأحاديث ربطا واهيا لعدم المناسبة والموافقة.
An important way to understand the Qur’ān correctly is to establish the relationship between the Qur’ān and the Sunnah and to do it correctly. The Prophet is the first and most important addressee of the Qur’ān. He is also a role model for the believers. Therefore, his interpretations and interpretations of the Qur’ān, as well as his actions and approvals, are very important. However, when establishing the relations-hip between the Qur’ān and Sunnah, it should be noted that the Sunnah and the verse are related to the same subject, and a comment of the Prophet in the form of istishhād should not be taken as an exegesis and cause misunderstanding of the verse. Easy understanding of the verses depends primarily on determi-ning the time of their descent and the questions, problems and events that led to their revelation. This shows that understanding the verses is possible by knowing their external context. In addition, the fact that most of the verses were revealed in a group of verses rather than alone makes it necessary to identify this group of verses. In this study, information about the ways and methods of correct understanding of the Qur’ān in the context of verse 19/96 of Sūrat Maryam was given, the correct understanding of the verse was emphasized, and the external and internal context of the verse was tried to be determined. Then, the relationship between the Qur’ān and the Sunnah was discussed, the narrations that caused the verse to be misunderstood were examined, the importance of textual criticism was pointed out together with the cha-ins of the narrations, and the issue of understanding the narrations correctly was emphasized. Then, in the exegesis of the verse, information was given about the exegesis/interpretations of the commentators who were influenced by the narrations or approached the verse with a literal and fragmentary approach and the commentators who drew attention to the external and internal context of the verse. In the end, it is stated that taking the hadiths in the form of istishhād as tafsīr causes misunderstanding of the verses, the correct meaning is lost or put into the background, and a significant number of commentators are influenced by such hadiths and deal with the verses in a way that is detached from their context.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tefsir |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 13 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |