Bu makale Kur’ân’ı tercüme eden kadınların Kur’an’daki ataerkil dil unsurlarını nasıl ele aldıklarını çevirideki iki temel zorluğa odaklanarak araştırmayı ve tartışmayı amaçlamaktadır. İlki, kaynak dil ve erek dil arasındaki cinsiyet uyumu farklılıkları sorunudur. Çünkü Arapça çok cinsiyetli bir dil iken İngilizce değildir. Birçok dişil isim, zamir ve fiiller İngilizcede görünmez hale gelir ve sonuç olarak, orijinalde (kaynak metinde) oluşturulmuş olan “cinsiyet dengesi” çeviride kaybedilebilir. Karşılaşılan ikinci zorluk ise, genelleyici eril isim ve zamirlerin kullanılmasıdır, birçok feministin de iddia ettiği gibi insanlar için genelleyici bir ad olarak erkek isimler kullanıldığında “kadın”ı “insan” olarak tanımlamanın dışına çıkartır. Bu makalede ele alınan dört kadın mütercim bu dil ve çeviriden kaynaklanan problemlere bir yandan “dişil dili” ortaya çıkararak, diğer yandan da baskın erkek düşüncesini yeniden oluşturarak farklı bir şekilde karşılık vermektedir.
Kadın Kur’an mütercimleri Dilin Feminist eleştirisi Dilbilgisel cinsiyet Kapsayıcı/dışlayıcı dil Dinî metin çevirisi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | ÇEVİRİ |
Çevirmenler | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2020 |
Gönderilme Tarihi | 19 Ağustos 2020 |
Kabul Tarihi | 22 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |