Ahmed Mâhir Efendi Osmanlı’nın son dönemlerinde Kastamonu’da yetişmiş çok yönlü bir âlimdir. O, hem hayatının bir bölümünü geçirdiği Kastamonu’da hem de üst düzey devlet görevlerinde bulunduğu İstanbul’da gerek ilim adamlığı ve gerekse siyasetçi kimliği ile temayüz etmiş bir şahsiyettir. Aynı zamanda mutasavvıf ve şair kimliği de olan Ahmed Mâhir, eserleri, fikirleri ve yetiştirdiği öğrencileriyle Osmanlı’nın ilim ve kültür dünyasına önemli katkılar sunmuş birisidir. Uzun bir süre Kastamonu ve İstanbul’daki medreselerde ve Dârulfünun’da müderris ve şeyhülkurrâ unvanıyla başta tefsir ve kıraat olmak üzere, kelam ve hadis dersleri vermiştir. Ahmed Mâhir, İbn Atâullah el-İskenderî’nin tasavvuf klasikleri arasında yer alan el-Hikemü’l-Atâiyye isimli eserini şerh ederek edebi yönünü de göstermiştir. Nazımla nesir arası bir tarzda yazılmış olan bu eserin ilk manzum Osmanlıca Türkçe çevirisi de onun tarafından yapılmıştır. Ahmed Mâhir’in el-Muhkem fî şerhi’l-Hikem ismini verdiği bu eserinde her ne kadar tasavvufun temel kavram ve ıstılahları ele alınsa da eserin içeriği, konuların işleniş tarzı, sıklıkla âyetlere yapılan atıflar ve bunlara getirilen yorumlar, söz konusu eserin işârî tefsir açısından da ele alınmasının faydalı olacağını düşündürmüştür. Ahmed Mâhir’in el-Muhlem fî şerhil’l-Hikem isimli eserinde işârî tefsir yaklaşımının ele alındığı bu çalışmamızda, konunun önemini ve çerçevesini belirten giriş kısmından sonra müellifin ilmî ve tasavvufî kişiliği ele alınarak araştırmamamıza zemin oluşturulmaya çalışılmıştır. Daha sonraki aşamada Ahmed Mâhir’in tefsirciliğine değinilmiş, onun bu alanda telif ettiği eserlerden hareketle tefsirci yönü ortaya konulmaya çalışılmıştır. Sonrasında ise araştırmamıza mesnet teşkil eden eserin işârî tefsir açısından önemi vurgulanmış, ardından konuya dair bazı örnekler verilerek âyetlere yüklenen tasavvufi anlamlar tespit edilmeye çalışılmıştır.
Ahmed Mâhir Efendi was a versatile scholar who grew up in Kastamonu in the late Ottoman period. He was an important figure who stood out both as a scholar and a politician in Kastamonu, where he spent part of his life, and in Istanbul, where he held high level government posts. Ahmed Mâhir, also a sufi and poet, made significant contributions to the Ottoman culture and knowledge with his works, ideas and the students he educated. For a long time, he taught tafsīr, qirāʾat, kalām and hadith for a long time in mad-rasas in Kastamonu and Istanbul and Dârulfünun with the title of muderris and sheikh al-qurra. Ahmed Mâhir also showed his literary side by commenting on Ibn Atâullah al-Iskenderî's al-Hikam al-Atâiyye, which is among the classics of sufism. The first verse Ottoman Turkish translation of this work, written in a style between prose and verse, was also made by him. Ahmed Mâhir named this work as al-Muhkam fī sharh al-Hikam. Although he discusses the basic concepts and reforms of sufism in it, the content of the work, the way it approaches the subjects, the references to Qur’ān verses and comments on them signal that it may be pragmatic to review the work from the point of view of ishārī tafsīr. This study that evaluates the ap-proach of ishārī tafsīr in Ahmed Mâhir's al-Muhkam fī sharh al-Hikam first puts forward an introductory part including the importance and framework of the subject. Then, it discusses the author's scholarly and sufi personality to form the ground of the research. Next, it mentions Ahmed Mâhir’s tafsīr aspect based on his workings in this field. Afterwards, it emphasizes the importance of the work in terms of al-Ishārī tafsīr and aims to reveal the sufi meanings attributed to the verses by giving some examples.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tefsir |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 24 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Kabul Tarihi | 15 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 2 |