Kelâm ilminin geçirdiği aşamalar, müteahhirun, mütekaddimun ve yeni olmak
üzere üç evrede incelenmektedir. İlk dönem olarak adlandırılan mütekaddimun,
kelâm ilminin sistematikleşme aşamasıdır. Müteahhirun ise, kelâm ilminin
tekâmül etme ve ardından durağanlaşma devridir. Özellikle cem ve tahkik safhası,
aynı zamanda gerileme safhasıdır. Değişen dünya dengeleri ve yeni oluşumlar
karşısında kelâm âlimleri, Yeni İlm-i Kelâm aşamasına geçmişlerdir. Osmanlı
Devleti’nin yıkılıp, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla, yönetimde kabul edilen
laik sistem, Batıdaki dönüşüme eşdeğer olarak, din ve dinî olanı da sorgulatmaya
başladı. Dini savunma görevi üstlenen kelâmcılar, buna mukabil çağın verileri
doğrultusunda kelâm çalışmalarının yapılması gerektiğini sürekli dillendirseler de,
bu pratiğe gereği gibi yansımadı. Söylem-eylem ikilemi yaşayan kelâm
araştırmacıları, diğer tüm İslamî disiplinler gibi, ideal ile realite çakışmasına
maruz kalmışlardır. Ancak son dönem kelâm çalışmaları, bu alanda geleceği ümitli
kılmaktadır. Bu doğrultuda makale, Cumhuriyet döneminde üniversitelerin kelâm
anabilim dalında gerçekleştirilmiş mevcut tezlerden hareketle, yapılan çalışmalar
üzerinde bir tahlil ve değerlendirmeye yöneliktir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Şubat 2018 |
Gönderilme Tarihi | 21 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 14 Sayı: 27 |