Osmanlı Devleti’nde Tanzimat’la başlayan topyekûn modernleşme hareketi içinde kadının aile ve toplumdaki konumu sorgulanmaya başlandı. II. Meşrutiyet’in ilanıyla da birlikte değişen siyasal ortam -ki bunun en önemli yansıması olarak- ivme kazanan hürriyet düşüncesi altında kadın konusu yeni bir boyut kazandı ve kadının özgürleşmesi konusundaki tartışmalar hızlandı. Böylesi bir siyasi atmosferden güç alan Osmanlı kadınları bireysel taleplerini daha yüksek bir sesle ve bir araya gelerek ifade etme imkânına ulaştı. Basın yayın hayatıyla sınırlı olan seslerini çoğaltarak bütüncül hâle getirmek için çalışmalara başladılar. Kısa zaman içerisinde, sosyal dayanışma ve yardımlaşma başta olmak üzere, eğitim ve kültür alanlarında, kadınları iş yaşamına sevk eden, kadının hak ve hukukunu savunmaya yönelik amaçlar doğrultusunda cemiyetler açtılar. Diğer yandan, İttihat ve Terakki yönetimi de sivil toplumun büyük bir kesimine ulaşabilmek düşüncesinden hareketle kadın cemiyetlerini destekleme yönünde tavır sergiledi. Böylece dönemin siyasi kanadından destek gören kadınların cemiyetleşme süreci ve faaliyetleri hızlandı. İşte bu şartlar altında Selanikli kadınlar, yaşadıkları dönemin siyasi ortamı ve içinde bulundukları toplumsal koşullar altında çeşitli cemiyetler kurdu. Bu cemiyetlerden biri de Zekiye Hanım’ın taht-ı riyasetinde kurulan Cemiyet-i Hayriye-i Nisvâniye’dir. II. Meşrutiyet’in ilanıyla birlikte Selanik’te kurulan ilk kadın cemiyeti olması nedeniyle biz bu çalışmamızda Cemiyet-i Hayriye-i Nisvâniye’nin kuruluş amacını ve faaliyetlerini inceleyerek Selanikli kadınların cemiyetleşme çerçevesinde kamusal düzlemdeki var olma mücadelelerini değerlendireceğiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Yenileşme Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 26 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 25 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |