Encyclopedias, as a genre of literary works, are considered important sources due to their comprehensive coverage of various fields of knowledge. Starting from the early philosophers of Islam, such as Ya'qub ibn Ishaq al-Kindi, Abu Nasr al-Farabi, and Shams al-Din Muhammad al-Khwarizmi, who were influenced by Greek philosophy, the classification of sciences and the writing of encyclopedic works began. These endeavors reached their peak with the works of scholars from the Middle Ages, such as Kutb al-Din Shirazi and Shams al-Din Amuli, but gradually declined during the period of intellectual stagnation that followed the golden age of the Islamic world. In the 19th century, the Islamic countries initiated a process of questioning the reasons for their lagging behind, influenced by their interactions with the West. While some scholars advocated for imitation and emulation of the West, others emphasized that one of the main reasons for this backwardness was the detachment from their own intellectual heritage, urging a return to the footsteps of past scholars. In line with this perspective, one of the encyclopedic works produced was "Takvimu'l-Muluk," written in Persian by the statesman Muhammad Kasim Sebzevari on behalf of the Qajar prince Sultan Murad Mirza. As encyclopedic works encompass various fields of knowledge, they also address the field of music. Sebzevari includes music in his work "Takvimu'l-Muluk," which covers topics such as astrology, literature, geography, astronomy, medicine, divination, history, numerology, the Quran, and hadith. Within the music section, he explores the existence of music, sound, vocalization types, modes, scales, and branches, drawing from the music theory practiced in his time. This article provides an overview of the classification of sciences and the inclusion of music in encyclopedias during the early days of Islam, briefly discusses the encyclopedic works in 19th-century Iran, and presents information about the content of Sebzevari's "Takvimu'l-Muluk." It then examines the section dedicated to music in "Takvimu'l-Muluk" and concludes with a Turkish translation of the music section.
Kitap telif türlerinden biri olan ansiklopediler, birçok ilmi ihtivâ ettiği için önemli kaynaklardan biri sayılmaktadır. Yunan felsefesinden etkilenen Ya‘kûb b. İshâk Kindî, Ebu Nasr Fârâbî ve Şemseddîn Muhammed Hârezmî gibi İslâmiyet’in ilk çağ filozoflarından itibaren ilimlerin sınıflandırmasına ve ansiklopedik eserlerin yazılmasına başlanıldı. Kutbuddîn Şirâzî ve Şemsedîn Âmulî gibi Orta Çağ bilginlerinin eserleriyle zirveye ulaşan bu tür çalışmalar, İslâm âleminde altın çağından sonra başlayan fetret dönemiyle zamanla zayıflamaya ve azalmaya yüz tuttu. 19. yüzyılda İslâm ülkelerinde, batı ile kurdukları temas etkisi ile geride kalma nedenlerinin sorgulaması başladı. Dönemin bazı bilginleri tarafından, batının örnek alınmasını ve taklidini yapmayı önerirken bazı âlimler de bu geri kalışın en önemli sebeplerinden birisinin ise kendi geçmişinden kopuşun neden olduğunu vurgulayarak geçmiş âlimlerin izlerini takip ederek çalışmaların yapılmasını tavsiye etmişlerdir. Bu doğrultuda yapılan ansiklopedik çalışmalardan birisi de devlet adamı Muhammed Kasım Sebzevârî’nin Kaçar şehzadesi Sultan Murad Mirzâ adına Farsça olarak telif ettiği Takvîmu’l-Mülûk adlı eseridir. Ansiklopedik eserler farklı ilim dallarını ihtiva eden eserler olması hasebiyle mûsikî ilmine de yer vermiştir. Sebzevârî’nin Takvîmu’l-Mülûk eserinde de mûsikîye yer verilmiştir. Klasik bir yaklaşımla astroloj, edebiyat, coğrafya, astronomi, tıp, feraset, tarih, cifr, Kur’ân ve hadis gibi konularını kitabında yer veren Sebzevârî, mûsikî kısmında, mûsikînin varoluşu, ses, lahin, terennüm çeşitleri, makam, âvâze ve şube gibi mûsikînin temel unsurlarına temas ederek, kendi döneminde uygulanan mûsikî nazariyatından da bilgiler aktarmıştır. Bu makalede, İslâm’ın ilk çağlarındaki ilimlerin sınıflandırılması ve ansiklopedilerde mûsikînin yerinden ve 19. yüzyılda İran’da yapılan ansiklopedik çalışmalardan kısaca bahsettikten sonra Sebzevârî’nin Takvîmu’l-Mülûk’unun içeriği hakkında bilgiler verilmiştir. Ardından Takvîmu’l-Mülûk’un mûsikî kısmı incelenmiştir. Sonunda da mûsikî kısmının Türkçe tercümesine yer verilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dini Musiki |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |