The issue of absolute (mutlaq) and restricted (muqayyad) words is one of the important topics of Islamic law and both word has examined deeply in sections about words(alfaz). Although the subject seems to be explained sufficiently in method books of Islamic jurisprudence as in every theoretical issue, it also contains sides open to different evaluations. These two words are dealt with especially around the attribution of absolute into conditional. The examples given by the scholars of method on this subject are also important. Examining these examples will also contribute to a better understanding of and absolute (mutlaq) and restricted (muqayyad) words. In this article, first of all, the definition and nature of absolute and restricted words and its relation with other issues of fiqh method will be discussed.
Especially the rule of; although the reason for the absolute and restriction is one, if the provisions are different won’t be attributed of the absolute word to the restricted Word. It is treated according to the situation with both of them whether absolute or restricted Word, will be examined. And will be discussed that the examples given are unsatisfactory. It will be evaluated how this subject, which is dealt with in contemporary fiqh method books, is explained in classical works and different examples will be offered.
Methodology of Islamic jurisprudence Absolute word Restricted word Attribution Examples of attribution
Mutlak ve mukayyet konusu fıkıh usûlünün lafız bahislerinde ele alınıp derinlemesine incelenen başlıklardan biridir. Konu her ne kadar fıkıh usûlü kitaplarında yeterince açıklanmış gözükse de her teorik meselede olduğu üzere farklı değerlendirmelere açık taraflar da ihtiva etmektedir. Bu iki lafız özellikle mutlakın mukayyede hamli etrafında ele alınmıştır. Usûlcülerin bu konuda verdiği örnekler ayrıca önemlidir. Bu örneklerin incelenmesi mutlak ve mukayyet lafızların daha iyi anlaşılmasına da katkı sağlayacaktır. Bu makalede öncelikle mutlak ve mukayyet lafızların tanımı, mahiyeti ve fıkıh usûlünün diğer konuları ile münasebeti verildikten sonra mutlakın mukayyede hamli ele alınacak ve özellikle; “ıtlak ve takyidin sebebi bir olmakla beraber hükümleri farklı olursa mutlak mukayyede haml edilmez, mutlakla ıtlakı mukayyetle de takyidi üzere amel edilir”, kuralı için verilen örneklerin tatmin edici olmadığı tartışılacaktır. Günümüz fıkıh usûlü kitaplarında ele alınan bu konunun klasik eserlerde nasıl açıklandığı değerlendirilecek ve farklı örnekler teklif edilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 7 Eylül 2020 |
Kabul Tarihi | 22 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 6 Sayı: 2 |