Satım akdinde oluşan fiyat belirsizliği güncel bazı meselelerde karşımıza çıkan önemli hususlardandır. Fiyat belirsizliği içeren bir alışveriş akdini yapmaya insanları sevk eden pek çok faktör sayılabilir. Şüphesiz paranın alım gücünün zayıflamasına bağlı olarak malın veya alacağın değerini koruma amacı da bulunmaktadır.
Enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde, vadeli alışverişleri malın fiyatını belirlemeden yapmak durumunda kalınmaktadır. Ödeme gününe kadar, çoğu zaman malın değerinin ne kadar olacağı kestirilememekte ve bu da vade farkı eklemek suretiyle oluşacak değer kaybının malın fiyatına yansıtılmasını zorlaştırmaktadır. Bu sebeple mal, değeriyle değil cins, isim, miktar vb. ile kaydedilmektedir.
Piyasa değeri üzerinden olması kaydıyla isticrâr akdi uygulamalarına cevaz verildiği bilinmektedir. Zira ticari hayatın devamlılığı gibi bir ihtiyaç söz konusudur. Özellikle fındık, çay, buğday, arpa, üzüm gibi zirai ürünlerde “emanete bırakma” adıyla yapılan ticari uygulamalarda, ürün her ne kadar ‘emanet’ diye teslim edilse de söz konusu işlem satım akdi olarak yapılmaktadır. Bu çerçevede işlemin, emanet ve karz akdi olarak kabul edilmesi doğru bulunmamıştır. Ancak fiyatı belirlenmeden satın alınan malın bedeli tarafların karşılıklı rızası ile ödeme günündeki rayiç fiyat üzerinden yapılabilir.
Satım Akdi Emanete Bırakma Açığa Dökme İsticrâr Akdi Fiyat Belirsizliği
Price uncertainty arising in the contract of sale is one of the important issues that we encounter in some current issues. Undoubtedly, one of the important factors that prompts people to make a contract with price uncertainty is the aim of preserving the value of the goods or receivables due to the weakening of purchasing power. In this context, in periods of high inflation, futures purchases have to be made without determining the price of the commodity. In this context, in our study, the type of contract made under the name of "trust" without determining a price in some regions of our country has been discussed. Fiqh evaluations are made that point to the fact that such contracts should be based on qard and salam contracts for their validity in fiqh, and that such contracts will be valid in the context of "isticrâr" in their current form. In fact, in this study, although the fiqh status of the application in terms of trust, qard and sales contract was evaluated, it was concluded that it would not be correct to accept such a contract as a trust and qard contract when the aims and intentions of the parties are clear. On the other hand, the issue has been discussed in the context of the contract of sale, and the aspects that differ from the contract type called "isticrâr" have been tried to be determined. In this respect, some suggestions have been presented in order to evaluate the application as a contract of isticrâr.
Islamic Law Islamic economics Contract of Sale İsticrâr Agreement Price Uncertainty Escrow Agreement.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 4 Sayı: 1 |
Tevilat Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.