Introduction: It is important to note that individuals with low
health literacy are more likely to understand health risks, assess different
treatment opportunities, have less ability to comply with health care
recommendations, use fewer preventive health services, increase spending with
unnecessary hospital admissions, decrease the frequency of early diagnoses and
higher morbidity and mortality rates. Methods:
Çankırı State Hospital was carried out with 175 women who were inpatient in
the internal medicine clinic and were in menopausal period. Before starting to
work, permission was obtained from Çankırı Karatekin University Ethics Board
and Çankırı State Hospital. Data was analyzed using the IBM SPSS Statistics
Version 20 package program. Results: Among
the women in the study; 32.5% were primary school graduates, 37.1% had lower
income and 94,3% were health insurance. The average age of first marriage
was 17,5 ± 3,6. When the obstetric characteristics were examined, mean
menarche age was 13,1 ± 1,9, menopause age was 47,1 ± 5,8, number of pregnancy
was 5,5 ± 3,3. Diabetes, 19.6% Diabetes + Hypertension, 23.4% Hypertension were
seen in the first three ranks when participants were diagnosed with chronic
diseases. It was found out that 91,4% of the women were using drugs
continuously and 9,1% were using cigarettes. In the study, 42.9% of women
regard menopause as a natural process and 61,1% of them did not receive any
information about menopause. When educational status is examined in terms of
health literacy scale; (p=0,001) were significantly higher than the mean scores
of the participants who graduated from high school and over. The health
literacy score of the women with high income in the survey was found to be
statistically significantly higher. (p=0,001). The health literacy score of the
participants who did not use a continuous drug was significantly higher than
the drug users (p=0,001).
Conclusion: It is seen that factors such as
education, and high level of income in menopausal women with chronic illness
affect health literacy positively.
Giriş: Sağlık okuryazarlığı düşük olan
bireylerin, sağlık risklerini anlama, sağlık bakım önerilerine uyma konusunda
yeteneklerinin daha az olduğu, koruyucu sağlık hizmetlerini daha az kullandığı,
gereksiz hastane başvuruları ile harcamalarda artışa, erken teşhis edilebilen
durumların sıklığında azalmaya, yüksek morbidite ve mortalite oranlarına yol
açtığı belirtilmektedir. Amaç:
Çalışma, menopozal dönemdeki kadınların sağlık okuryazarlığı durumlarını belirlemek
için yapılmıştır. Metod: Tanımlayıcı
tipteki bu çalışma; Çankırı Devlet Hastanesi Dahiliye kliniğinde yatarak tedavi
gören ve menopozal dönemde olan 175 kadınla yürütülmüştür. Çalışmadan elde
edilen veriler, IBM SPSS Statistics Version 20 paket programı ile analiz
edilmiştir. Bulgular: Araştırma
kapsamındaki kadınların; %32.5’inin ilkokul mezunu, % 37,1’inin gelirinin
giderden az ve %94,3'ünün sağlık güvencesinin olduğu saptanmıştır. Kadınların ilk evlilik yaş ortalaması 17,5 ±3,6
idi. Obstetrik özellikleri incelendiğinde, ortalama ilk adet yaşının 13,1 ±1,9,
menapoz yaşının 47,1±5,8, gebelik
sayısının 5,5± 3,3 saptanmıştır. Katılımcıların, tanı aldıkları kronik
hastalıklara bakıldığında ise ilk üç sırada %19,8 ile diyabet, %19,6 ile
diyabet+hipertansiyon, %23,4 ile hipertansiyon görülmektedir. Kadınların %
91,4’ünün sürekli kullandığı bir ilacı olduğu, % 9,1'inin sigara kullandığı belirlenmiştir. Çalışmada,
kadınların %42,9’unun menopozu doğal bir süreç olarak gördüğü, % 61,1’inin bu döneminde menopoza
yönelik bilgi almadığı belirlenmiştir. Sağlık okur-yazarlığı ölçeği bakımından
eğitim durumu incelendiğinde; lise ve
üzeri düzeyde mezun olan katılımcıların puan ortalamalarının anlamlı derecede
yüksek olduğu saptanmıştır (p=0,001). Araştırmada, geliri fazla olan
kadınların, sağlık okur-yazarlığı puanı istatistiksel olarak anlamlı derecede
yüksek olduğu bulunmuştur. (p=0,001). Sürekli bir ilaç kullanmayan
katılımcıların sağlık okur-yazarlığı puanı, ilaç kullananlara göre anlamlı
derecede yüksek bulunmuştur(p=0,002).
Sonuç:
Kronik hastalığı olan menopoz dönemindeki kadınlarda eğitimin ve yüksek gelir
düzeyi gibi faktörler sağlık okuryazarlığını olumlu yönde etkilemektedir.
Problem Tanımı:
Sağlık okuryazarlığı düşük olan bireylerin sağlık risklerini anlama, sağlık
bakım önerilerine uyma konusunda yeteneklerinin daha az olduğu, koruyucu sağlık
hizmetlerini daha az kullandığı, gereksiz hastane başvuruları ile harcamalarda
artışa, erken teşhis edilebilen durumların sıklığında azalmaya, yüksek
morbidite ve mortalite oranlarına yol açtığı belirtilmektedir. Amaç: Çalışma menopozal dönemdeki
kadınların sağlık okuryazarlığı durumlarını belirlemek için yapıldı. Metod: Tanımlayıcı tipteki bu çalışma;
Çankırı Devlet Hastanesi Dahiliye kliniğinde yatarak tedavi gören ve menopozal
dönemde olan 175 kadınla yürütüldü. Çalışmadan elde edilen veriler IBM SPSS
Statistics Version 20 paket programı ile analiz edildi. Bulgular: Araştırma kapsamındaki kadınların; %32.0’sinin ilkokul
mezunu, % 37,1’inin gelirinin giderden az ve %94,3'ünün sağlık güvencesinin
olduğu saptandı. Kadınların yaş ortalaması 61,69±9,36 ve ilk evlilik yaş ortalaması
17,57 ±3,69, idi. Obstetrik özellikleri incelendiğinde ortalama ilk adet
yaşının 13,12 ±1,99, menapoz yaşının 47,08±5,85, gebelik sayısının 5,58± 3,37 saptandı. Kadınların
% 91,43’ünün sürekli kullandığı bir ilacı olduğu, % 9,14'ünün
sigara kullandığı belirlendi. Çalışmada kadınların % 81,71 doğal
ve %17,71 cerrahi olarak menopoza girdiği, % 61,14’ünün bu döneminde menopoza
yönelik bilgi almadığı, bilgi alanların % 53,97’sinin doktordan, 19,05’inin
hemşireden bu bilgiyi aldığı belirlendi. Sağlık okur-yazarlığı
ölçeği bakımından eğitim durumu incelendiğinde;
lise ve üzeri mezun olan katılımcıların puan ortalamalarının anlamlı
derecede yüksek saptandı (p<0,05). Araştırmada geliri fazla olan kadınların
sağlık okur-yazarlığı puanı istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu.
(p<0,05). Sürekli bir ilaç kullanmayan katılımcıların sağlık okur-yazarlığı
puanı ilaç kullananlara göre anlamlı derecede yüksek bulundu (p<0,05).
Sonuç: Araştırma sonuçlarında; eğitim, bir mesleğe sahip olma ve
gelir düzeyinin yüksek olması gibi faktörlerin sağlık okuryazarlığını olumlu
yönde etkilediği görülmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İç Hastalıkları, Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orijinal Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Mart 2019 |
Gönderilme Tarihi | 25 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 13 Sayı: 1 |
Sağlığın ve birinci basamak bakımın anlaşılmasına ve geliştirilmesine katkıda bulunacak yeni bilgilere sahip yazarların İngilizce veya Türkçe makaleleri memnuniyetle karşılanmaktadır.