Organizations communicate with the internal and external environment in order to carry out their activities and maintain their existence. The information flow of organizations with the external environment is expressed as inter-institutional communication. Inter-institutional communication is of great importance especially for public institutions whose activities are interconnected. For this reason, the aim of this study is to understand how employees working in public institutions approach various aspects of inter-institutional communication. In the study, which was based on qualitative research design, face to face interviews were conducted with 12 public employees. Written communication has become a necessity in public institutions, as well as their use in research because they are provable in terms of their answers and provide legal assurance. Among the other types of communication, it was observed that they maintained a verbal communication by telephone, face to face, as well as written communication via social media. The reason for preferring verbal communication is faster returns. In addition, it has been found that verbal communication facilitates the work, makes it quicker in emergencies, and has priority in terms of information and guidance. In case of problems in inter-institutional communication, it was found that the participants searched new methods based on the solution they experienced, developed individual solutions, preferred open communication, took care to be in control of the laws and applied to the upper authority. It was also found that there are various problems related to the lack of understanding of professional terms in inter-institutional communication.
Örgütler faaliyetlerini yapabilmek ve varlıklarını devam ettirebilmek amacıyla iç ve dış çevre ile iletişim kurmaktadır. Örgütlerin dış çevre ile gerçekleştirdikleri bilgi akışı kurumlararası iletişim olarak ifade edilmektedir. Kurumlararası iletişim, özellikle faaliyetleri birbirine bağlı kamu kurumları açısından da büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle çalışmada kamu kurumlarında çalışanların kurumlararası iletişimin çeşitli yönlerine nasıl yaklaştığını anlamayı hedeflemektedir. Araştırma amacı doğrultusunda kurumlararası iletişim sürecinde iletişim türleri, zaman yaklaşımı, sözel iletişim süreci, acil durumlarda iletişim, belirsiz durumlarda iletişim, ne tür iletişim istendiği, dil farklılıkları ve yaklaşım biçimi gibi temalarda çalışanların yaklaşımlarının nasıl olduğu tespit edilmiştir. Nitel araştırma desenine dayalı olarak yürütülen araştırmada 12 kamu çalışanı ile yüzyüze görüşme gerçekleştirilmiştir. Yazılı iletişim kamu kurumlarında bir zorunluluk olması yanında araştırmada katılımcıların verdikleri cevaplar açısından kanıtlanabilir olması ve hukuki güvence sağlaması nedeniyle kullanmaları öne çıkmıştır. Diğer iletişim türleri arasından ise telefon, yüz yüze olmak üzere sözlü bir iletişim, ayrıca sosyal medya üzerinden de yazılı olarak iletişim sürdürdükleri görülmüştür. Sözlü iletişimi ve yazılı sosyal medya iletişimin kullanılması ise geri dönüşlerin daha hızlı olmasından kaynaklanmaktadır. Bunun yanında sözlü iletişim ve sosyal medya ile yapılan yazılı iletişimin işi kolaylaştırdığı, acil durumlarda işi daha çabuklaştırması, bilgi edinmeyi sağlaması ve yol göstermesi nedeniyle kullanıldıkları tespit edilmiştir. Kurumlararası iletişimde problemler olması durumunda katılımcıları çözüm için yeni yöntemler araştırmak, bireysel çözümler geliştirmek, açık iletişim sağlamaya çalışmak, kanunlara hakim olmaya özen göstermek ve üst makama bildirmek gibi yollar uyguladıkları tespit edilmiştir. Mesleki terimlerin kurumlararası iletişimde anlaşılmamasına ilişkin çeşitli sorunlar yaşadığı da tespit edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |