XX. yüzyılın
ikinci yarısı itibariyle karizma sözcüğü medyada yaygın bir şekilde şöhretler
için kullanılmaya başlamıştır. Bu durumun ortaya çıkmasında gelişen eğlence
endüstrisinin ve kitle iletişim araçlarının büyük rolü bulunmaktadır. Şöhret
endüstrisinin gelişmesiyle ünlü aktörler, sunucular, sporcular ve müzisyenler
gibi ekranların medyatik şöhret figürleri, karizmatik olarak tanımlanmaya
başlamıştır. Bu durum karizma ve şöhret arasında ki kavramsal uyuşmazlıkların
göz ardı edilmesine ve modern şöhret çalışmalarında neyin yeni ve benzersiz
olduğunun belirlenmesinin önüne geçmektedir. Bu çalışma, Weberyen karizmatik
liderlik ile şöhret kavramlarının kuramsal düzeyde birbirinden farklı yaklaşımlar
olmasına rağmen; iki kavramın medyanın gelişmesiyle birlikte iç içe geçtiğini argümantatif
bir çalışma çerçevesinde incelemeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda öncelikle
çalışmanın merkezinde yer alan şöhret kültürü ve Weber’in karizmatik liderlik
kavramına yönelik kuramsal yaklaşımlar incelenmiştir. Kuramsal perspektiflerden
yola çıkarak karizmayla şöhretin modern dönemdeki görünümü ve pratikteki
benzeşmesi açıklanmıştır. Çalışmayla, şöhret ve karizma kavramlarının teorik
düzeyde birbirinden ayrı ve kısmen çelişkili durumları temsil etmesine rağmen;
medya ve iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle iki kavramın toplumda büyük
ölçüde iç içe geçtiği ve yeni bir toplumsal ontolojik kavramsallaşmaya
gidildiği sonucuna ulaşılmıştır.
In the second half
of the 20th century, the word of charisma began to be widely used in
celebrities in the media. The emerging entertainment industry and mass media
have a major role in this situation. With the development of celebrity industry
famus actors, news servers, athletes and musicians have started to be defined
as charismatic. Although the concepts of celebrity and Weberian charisma
represent theoretically different phenomena, we aim at suggesting that the two
concepts are intertwined with the development of media in the 20th century. In
this context, the theoretical approaches to the concepts of celebrity culture
and Weber's charismatic authority which are in the center of the study were
examined first. Based on theoretical perspectives, the perspective of charisma
and celebrity in the modern age and their resemblance in practice have been
revealed. With this study, we come to a conclusion that two concepts have
largely intertwined in society with the development of media although the concepts
of celebrity and charisma represent discrete and partially contradictory
situations at the theoretical level, and there is a tendency towards a new
social ontological conceptualization.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2018 |
Gönderilme Tarihi | 12 Nisan 2018 |
Kabul Tarihi | 3 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 6 |
This work is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International