Umut, bireyin benlik saygısının artmasında, sorunlarıyla etkili bir şekilde baş edebilmesinde oldukça önemli olan bir duygudur. İnsani bir ihtiyaç olan umudun sosyal hizmet uygulamalarında bilimsel bir temele oturtularak kullanılması, uygulamaların özgünlüğünü ve etkililiğini arttırmaktadır. Son yıllarda sosyal hizmet alanında özellikle yurt dışında yapılan araştırmalarda, sosyal hizmetin bilgi ve beceri çerçevesinde inşa edilen umut temelli uygulamaların, kronik hastalığı olan, anksiyete ve depresyon yaşayan, sorunlarıyla etkili bir şekilde baş edemeyen bireyler üzerinde oldukça olumlu etkisinin olduğu gözlemlenmiştir. Sosyal hizmet uygulamalarında umut, ilişkisel, kişi merkezli, güç odaklı ve güçlendirme yönelimli uygulamalarda temel bir unsur olarak yer almaktadır. Bu bağlamda düşünüldüğünde umut duygusu, bireyin öz farkındalığıyla, güçlerinin ve güçsüzlüklerinin farkında olması durumuyla ve çevresel güçlerle yakından ilişkilidir. Diğer yandan sosyal hizmet uzmanının temel becerilerinden biri olan “umut aşılama” ise sosyal hizmet uzmanının kendisini ve müracaatçıyı ne ölçüde tanıdığı ile doğru orantılıdır. Bu çalışmada, sosyal hizmet müdahalelerinde her zaman var olan ancak son zamanlarda yapılan çalışmalarda bilimsel çerçevede temellendirilen umut kavramının tanımına, umut teorisine ve sosyal hizmet uygulamalarında umudun nasıl kullanıldığına ilişkin bilgilere yer verilmiştir.
Hope is an emotion that is very important for the individual to increase his self-esteem and to cope with his problems effectively. The use of hope, which is a human need, on a scientific basis in social work practices, increases the originality and effectiveness of practices. In recent years, especially in research conducted abroad in the field of social work, it has been observed that hope-based practices built within the framework of knowledge and skills of social work have a very positive effect on individuals with chronic illnesses, anxiety and depression, and who cannot effectively cope with their problems. In social work practices, hope is an essential element in relational, person-centered, power-oriented and empowerment oriented practices. In this context, the sense of hope is closely related to the self-awareness, awareness of their strengths and weaknesses, and environmental forces. On the other hand, “hope vaccination”, which is one of the basic skills of the social worker, is directly proportional to the extent to which the social worker knows himself and the applicant. In this study, the definition of the concept of hope, which is always present in social work interventions but based on the scientific framework in recent studies, is given about the theory of hope and how hope is used in social work practices.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Nisan 2020 |
Gönderilme Tarihi | 6 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 31 Sayı: 2 |