Dünya tarihinde coğrafi olarak en çok yayılan ve kabul gören iki ideolojiden biri kapitalizm, diğeri ise sosyalizmdir. Özel mülkiyete ve sömürgeye dayalı liberal bir sistemi öngören kapitalizm, 1789 Fransız İhtilali’ni; kolektif mülkiyeti, ekonomik eşitliği, toplumu öne çıkaran sosyalizm ise 1917 Bolşevik İhtilali’ni doğurmuştur. Kapitalizm, 1914 yılında Avrupa’yı “dünyanın paylaşım savaşı” denilebilecek I. Dünya Savaşı’na sürüklemiştir. I. Dünya Savaşı’nı başlatan ülkelerin paylaşmak istedikleri coğrafi bölgelerin en önemlilerinin Osmanlı İmparatorluğu sınırları içerisinde olması sebebiyle, Türk tarihinde 20. yüzyılın başları zorlu yıllar olarak değerlendirilmektedir. Devletin yöneticileri ve tebaası, gelişen siyasi-iktisadi olayların odak noktası olmuştur. Durumu daha da ağırlaştıran ve bütün fikirleri, akımları, ideolojileri etkileyen Sevr Antlaşması (1920) bu dönemde imzalanmıştır. Osmanlı bürokrasisi içerisinde, yeni ideolojilere sıcak bakan şahsiyetlerden biri de Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Paşa’dır. Benzer iç ve dış etmenlerden dolayı Mustafa Kemal’in başlattığı Millî Mücadele, özünde dönemin iki ideolojisinden de etkilenmekle birlikte, bunlardan farklı bir yapı taşımaktadır. Kemalist hareketle ilgili olarak, şimdiye kadar genellikle Avrupa kaynaklı incelemeler yapılmıştır. Oysa Rus arşivlerinin bu konuda önemli bir kaynak olduğu inkâr edilemez niteliktedir. Bu arşivlerde, Mustafa Kemal’in şimdiye kadar yayımlanmamış yazışmalarının yanı sıra Sovyet Rusya’nın Millî Mücadele ile ilgili pek çok istihbarat metni mevcuttur. Bu araştırmada, 1918-1922 yılları arasında, Sovyet Rusya’nın değişik yazışmalarında Mustafa Kemal ve Türkiye ile ilgili belgeler incelenmiştir. Çalışmada, dönemin liderleri Lenin ile Mustafa Kemal karşılaştırılmış, Mustafa Kemal’in Sovyet Rusya’ya bakışı ile Lenin’in Millî Mücadele’ye yönelik düşünceleri irdelenmiştir. Lenin’in bilgi edinme yolları ve istihbaratının niteliği sorgulanmıştır. Sonuçta, Sovyet Rusya’nın yeni kurulmakta olan Türkiye hakkında derinlemesine bilgiye sahip olduğu ve iki ülke liderlerinin de dış politika alanında millî ve ortak çıkarlar doğrultusunda strateji yürüttükleri ortaya konulmuştur.
There are two geographically spread ideologies in the world history, one is capitalism and the other is socialism. Capitalism, which envisages a liberal system based on private property and colonialism, led to the French Revolution in 1789, and socialism that emphasizes collective ownership and economic equality, and society gave rise to the Bolshevik Revolution in 1917. Capitalism pushed Europe to the First World War in 1914, the war of sharing the world. Due to the fact that the most important geographical regions that the countries starting the World War I wanted to share were within the borders of the Ottoman Empire, the first part of the 20th century in Turkish history is regarded as difficult years. The rulers and subjects of the state became the focus of the developing political-economic events. The Treaty of Sevr in 1920, which aggravated the situation and affected all ideas, movements and ideologies, was signed at this time. In the Ottoman bureaucracy, one of the open-minded people to new ideologies was Mustafa Kemal Pasha, the founder of the Republic of Turkey. Due to similar internal and external factors, the National Struggle initiated by Mustafa Kemal was influenced by both ideologies of this period; however, it was essentially different from them. So far, analysis about the Kemalist movement has been based on European sources. However, it is undeniable that the Russian archives are significant sources on this subject. In these archives, there are correspondences of Mustafa Kemal that have not been published until now as well as the Soviet Russia’s many intelligence texts on the National Struggle. In this study, the documents related to Mustafa Kemal and Turkey in various correspondences of Soviet Russia between 1918 and 1922 were examined. The period’s leaders Lenin and Mustafa Kemal were compared, and also Mustafa Kemal’s view to the Soviets and Lenin's view to the National Struggle were discussed. Lenin's ways of obtaining information and the features of his intelligence have been questioned. As a result, it was revealed that Soviet Russia had in-depth knowledge about the newly established Turkey, and that the leaders of the two countries had implemented strategies in line with national and common interests in the field of foreign policy.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Cumhuriyeti Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 6 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 8 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 54 |