Türkiye’de eğitim sisteminin devlet merkezli otoriter yapılanması, gittikçe derinleşen talep ve itiraz arzıyla karşı karşıya bulunmaktadır. Sivil toplum kuruluşları (STK) temsil ettikleri toplumsal kitlenin taleplerini kurumsal tarzda sunarak politik baskı unsuru olarak konumlanmaktadırlar. Türkiye’de örgün din eğitiminin unsurlarından biri olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) dersi talep ve itirazlar konusundaki en zengin içeriğe sahip ders olarak gündeme taşınmaktadır. Sivil toplum kuruluşlarının 1990’dan itibaren bu tartışma zemininde yer almaya başladıkları ve etkilerini günden güne artırdıkları tespit edilmektedir. Bu çalışmada profesyonelleşmelerinin eşliğinde din eğitimiyle ilişkileri dönüşen, değişen ve gelişen STK’ların örgün din eğitiminin bir parçası olan DKAB dersine yönelik yaklaşımları ve din eğitimi politikalarına olan etkilerinin, kendi çalışmalarından hareketle ortaya konulması amaçlanmıştır. Çalışma, nitel bir çoklu durum çalışması olarak tasarlanmış, maksimum çeşitlilik örneklemesi yöntemiyle seçilen 28 STK’dan doküman incelemesi yöntemiyle edinilen veriler betimsel bir yaklaşımla analiz edilmiştir. DKAB dersi bağlamında araştırma bulguları ‘dersin statüsü’, ‘laiklik’, ‘eğitim ve din eğitimi politikaları’, ‘muafiyet’ ve ‘eğitim bileşenleri’ olarak 5 kategoride değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda politikayı etkilemeye yönelen çalışmaların çok azının veri destekli araştırmalarla gerçekleştirildiği, çoğunlukla ideolojik yaklaşımlarını yansıttıkları ve din eğitimine katkıda bulun(a)madıkları tespit edilmiştir.
Eğitim Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi Zorunlu statü Sivil toplum kuruluşları Devletin din eğitimi politikası Politik etki
Authoritarian structure of state-centred Turkey’s educational system increasingly faces demands and objections. By presenting the demands of the communities they represent in an institutional way, civil society organisations are located as political pressure elements. One of the constituents of formal religious education in Turkey, Religious and Moral Education, as a school subject, is quite rich in terms of demands and objections. Civil society organisations are determined to have been in the discussion platforms since the 1990s with an increasing effect. This study aims to reveal how civil society organisations, whose relations with religious education have changed, transformed and developed with professionalisation, approach and affect Religious and Moral Education and religious education policies with reference to their own publications. The study is designed as a multiple case study, in which qualitative data obtained via document analysis of twenty-eight civil society organisations that are selected through a maximum variation sampling method was analysed with a descriptive analysis method. Within the context of Religious and Moral Education, main findings of the study are evaluated in five different categories: ‘the status of the subject’, ‘secularism’, ‘education and religious education policies’, ‘exemption’ and ‘educational constituents’.
Religious Education Religious and moral education subject Obligatory status Civil society organisations The religious education policy of the state Political effect
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 8 |
Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.