Siyasi parti, bir program etrafında bir araya gelmiş insanların oluşturduğu, iktidar
amaçlarını gerçekleştirmek için halkın desteğini arayan, iktidarı halkın desteğiyle ele
geçirmeye çalışan örgütlerdir. Demokratik hayatın en temel taşlarıdırlar. Siyasal partiler,
toplumun değişik kesimlerinin istek ve tercihlerini derleyerek siyasal sisteme
aktarmaktadırlar. Toplumun söz konusu talepleri kendi içinde oldukça dağınık bir görünüm
arz etmektedir. Bu taleplerin uygulamaya geçirilmesi için belirli bir biçimde formüle
edilmeleri, yani politikalara dönüştürülmeleri gerekmektedir. Siyasal partiler, amaçları ve bu
amaçlara ulaşmak için gerekli plan ve programı oluşturarak siyasi sistem içinde dolaşıma
sokarlar. Bunlar aynı zamanda siyasal partinin iktidara geldiği zaman uygulamayı taahhüt
ettiği programı oluşturmaktadır. Halk iradesi ile devlet yönetimi arasında köprü niteliği
taşırlar. Siyasal partiler, eylem, program ve yöntem vs. açısından değerlendirildiğinde
bunların, benzer işlevleri yerine getirmekle birlikte aralarında farklılıklar olduğu görülür.
Kurucuların, milletvekillerinin, seçmenlerin bir yandan; örgütlerinin, ideolojilerinin diğer
yandan bu farklılaşmayı meydana getirdiği söylenebilir. Ayrıca tarihsel ve bölgesel
durumlarda partilerin tutum ve davranışları konusunda değişik etkiler doğurmaktadır. Bu gibi
durumların bir araya toplanıp parti sınıflamalarına gidilmesi, siyaset biliminin uğraşı alanına
girmiştir. Temsili demokraside temsil siyasal partinin önemli bir işlevi olmaktadır. Temsili
kurumsallaştıran siyasal partilerdir. Bu yüzden siyasal partilerin asli işlevi, halkı temsil
etmektir. Temsil, siyasal partilerin hem üyelerinin hem de seçmenlerinin görüşlerini ve
tercihlerini siyasal sisteme taşımaları anlamına gelir. Siyasal partiler, sadece ortaya
koydukları fonksiyonların çeşitliliği (temsil etme, uzman yetiştirme, çıkarların bir araya
getirilmesi vb.) yüzünden değil, aynı zamanda partilerin birbirleri arasındaki rekabet ve kendi
içlerindeki karmaşık ve karşılıklı ilişkilerin siyasal sistemleri pratikte etkileme ve sistemleri
yapılandırmada kritik olduğu için de önemlidirler. Bu ilişkiler ağına parti sistemi
denmektedir. Farklı parti sistemlerini birbirinden ayırt etmenin en bilindik yolu, iktidar için
birbiriyle yarışan partilerin yasal mevzuattaki rekabet eşitlikleri veya eşitsizliklerinin var
olup olmadığının tespit edilmesidir. Türkiye’de de ilk defa 1961 Anayasası ile siyasi partiler
anayasal bir nitelik kazanmışlardır. Ardından Siyasi Partiler Kanunu ile siyasi partiler
hakkında kapsamlı yasal düzenlemeler yapılmıştır. Keza Milletvekili Seçim Kanunu ve
birçok mevzuatta siyasi partiler üzerine düzenlemeler yapılmıştır. Aslında siyasi partiler ile
ilgili düzenlemeler Cumhuriyet öncesinden beri az da olsa yapılmıştır ancak yapılan
düzenlemeler genelde büyük ve kurumsal partilerin lehine olmuştur. Bu çalışmada
Türkiye’de mevzuat bağlamında siyasi partiler arası rekabet eşitliği incelenmiştir. Adil
rekabeti engelleyen hususlara değinilmiş ve konu ile ilgili birtakım önerilerde bulunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 1 Sayı: 1 |
TÜRKAV Kamu Yönetimi Enstitüsü Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.