Zaman kavramı genel olarak gök cisimlerinin düzenli hareketinden
elde edildiği için çok eski çağlardan beri insanlar gökyüzü gözlemlerine önem
vermişlerdir. Zamanı ölçerken ölçü aracı olarak Ay’ı ve Güneş’i
kullanmışlardır. İnsanoğlunun taş üzerine kazılı Antium Takvimi ile
başlayıp miladi takvime kadar gelen bir takvim süreci vardır. Her medeniyet ay
veya güneş yılını esas alıp bir de kendine göre önemli saydığı bir tarihi
başlangıç noktası kabul ederek takvim sistemlerini çeşitlendirmiştir.
Türkler de her on iki yıla bir hayvanın adı verilerek
oluşturulan on iki hayvanlı Türk takvimi ile başlayıp sonrasında sırasıyla
hicri, Celâli, İlhanlı, Rumi, Takvim-i Garbi ve son olarak da miladi takvim
sistemlerini kullanmışlardır.
Bu yazıda Türklerin tarih boyunca kullandıkları takvim
sistemlerinin özellikleri anlatıldıktan sonra Türkler tarafından kullanılan cep
takvimleri, takvîm-i dâimîler, ruz-nameler, saatli maarif takvimleri, kurum ve
kuruluşlara özgü özel takvimlerle belli konuları işleyen özel amaçlı
takvimlerden söz edilecek, en sonunda da Anadolu’da resmî takvim dışında
kullanılan halk takviminin özellikleri anlatılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 22 Mayıs 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |
TÜRKLAD'ın içeriği Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. E-ISSN: 2587-1293
Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü – Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü, Rektörlük Yerleşkesi ELAZIĞ-TÜRKİYE / Telefon: +90 424 237 00 00 – 3525 / 3637; Belgeç: +90 424 233 00 62; elmek: uluturklad@gmail.com