Hümayunnâme is a work written in Persian by Babur's daughter Gülbeden (1523-1603). The only copy is in the library of the British Museum.
As is known, Chagatai reached its highest level in prose with Babur's Baburnâme. This work, which can be considered among the most beautiful prose examples not only of Chagatai but also of all Turkish literature, is a source of extremely important information about Central-Asia, Afghanistan and India in the late fifteenth and early sixteenth centuries. Gülbeden followed in her father's footsteps and wrote Hümayunnâme as a Baburid princess, writing down what she heard and remembered. Although the work is sometimes insufficient in describing the general, political and historical events of the period, it is important in terms of providing significant information about Babur's last times, society and harem life.
Gülbeden expressed her feelings not only in a fluent and unpretentious style, but also in an extremely elegant language, like the meaning of her name. Gülbeden, who describes the events of the period she lived in very vivid pictures, clearly writes the feelings aroused by her experiences in her inner world. Respect, which is a very important attitude in interpersonal relations, also finds a place in the work, both linguistically and in action. In this study, the issues of respect and courtesy will be tried to be handled with examples on the axis of Gülbeden's memoirs, which people, unfortunately, are not very aware of, and Hümayunnâme will be introduced, at least a little.
Hümayunnâme, Babur’un kızı Gülbeden’in (1523-1603) Farsça olarak kaleme aldığı eserdir. Tek nüshası British Museum kütüphanesinde bulunmaktadır.
Bilindiği üzere Çağatayca, Babur’un Baburnâme adlı eseriyle nesir alanında en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Sadece Çağataycanın değil, bütün Türk edebiyatının en güzel mensur örnekleri arasında sayabileceğimiz bu eser, otobiyografik özelliği yanı sıra, on beşinci yüzyıl sonu ile on altıncı yüzyıl başlarındaki Orta-Asya, Afganistan ve Hindistan hakkında son derece önemli bilgilerin kaynağı niteliğindedir. Gülbeden de babasının izinden giderek bir Baburlu prensesi olarak duyduklarını ve hatırında kalanları kaleme alarak Hümayunnâme’yi yazmıştır. Eser dönemin genel, siyasi, tarihî olaylarını anlatmada zaman zaman yetersiz kalsa da Babur’un son zamanları ile toplum ve harem hayatıyla ilgili kayda değer bilgiler vermesi bakımından önemlidir.
Gülbeden, eseri yazarken duygularını sadece akıcı ve gösterişsiz bir üslupla değil, isminin anlamı gibi son derece zarif bir dille de ifade etmiştir. Yaşadığı dönemdeki olayları çok canlı tablolar halinde anlatan Gülbeden, yaşadıklarının iç dünyasında uyandırdığı hisleri de açıkça yazmaktadır. Toplum hayatıyla ilgili değerli bilgiler edindiğimiz eserde, kişiler arası ilişkilerde çok önemli bir tutum olan saygı da dilsel ve eylemsel olmak üzere kendisine yer bulmaktadır ki bu çalışmada insanların, maalesef, çok da haberdar olmadığı Gülbeden’in hatıratı ekseninde saygı ve nezaket hususları örneklerle işlenmeye çalışılacak, Hümayunnâme, biraz olsun, tanıtılmış olacaktır.
Etik beyana gerek yoktur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 2 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 8 Sayı: 1 |
TÜRKLAD'ın içeriği Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. E-ISSN: 2587-1293
Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü – Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü, Rektörlük Yerleşkesi ELAZIĞ-TÜRKİYE / Telefon: +90 424 237 00 00 – 3525 / 3637; Belgeç: +90 424 233 00 62; elmek: uluturklad@gmail.com