Kadınların siyasetteki rolü oryantalistler tarafından uzun süredir araştırılmaktadır. Bu konuda daha ziyade Moğollar ya da Osmanlı İmparatorluğu döneminde yönetimde bulu-nan hatunlar hakkında yazılmıştır. Büyük Moğol İmparatorluğu'nun ardılı devletlerinde ha-tunların yönetimdeki etkilerine daha az dikkat çekildiği görülmektedir. Bu hatunlar hakkın-da bir yandan Altın Orda’yı ziyaret eden Avrupalı misyonerlerin ve Arap seyyahların ver-dikleri bilgilerden, öte yandan iç kaynaklardan yararlanmak mümkündür. Birinci el kaynak-larda, her zaman kadın adının yanında daha ziyade “hatun” unvanı bulunmuştur. Moğolların büyük hanları eşlerini müttefik veya tâbi kabilelerden seçtiler. Kırım hanları ise, hanımları-nı yüzyıllar boyunca hanlığın kuruluşunda temayüz eden Şirin kabilesinden tercih ettiler. Altın Orda hanları kızlarını nadiren yabancı hanedanlarla evlendirdiler ve kendileri de istis-nai olarak yabancılarla evlendiler. Bir hanın ölümünden sonra leviratus anlayışına göre eşle-ri yeni hanın, genellikle kardeşinin ailesine katılırdı. Hanların eşleri önemli gelirlere sahip-tiler. Bu onların bağımsız hareket etmelerini ve siyaset üzerindeki etkilerini sağlamıştır. Altın Ordu’daki ekonomik açıdan bağımsız kadınların sayısı kesinlikle çok fazla değildi. Hanlığın diplomatik münasebetlerinde kadın hanedan üyeleri de söz sahibi hatta faal idiler. Hanedanın kadın üyeleri genellikle, dinî olarak eğitilir, Kur'an okurlardı. Dinî olarak hac ibadetlerini yerine getirmek üzere hanların yerine eşleri veya anneleri hacca giderlerdi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 7 Sayı: 2 |