Sosyal sermaye kavramı, literatürde yer aldığı ilk günlerden bugüne birçok disiplin tarafından kullanılmaktadır. Kavrama pozitif bir perspektiften bakınca problem çözücü işlevi ön plana çıkmaktadır. Aksine negatif bir perspektiften bakıldığında ise problemin kendisi olarak da görünebilmektedir.
Ataerkil toplum yapısı içerisinde sosyal sermaye, kadın için “sahip olunamayan” bir olgu olarak problemin kendisi olarak durmaktadır. Bu bağlamda sosyal çalışma mesleği ve disiplinine, var olan bu kısır döngüyü kadın için “doğurgan bir döngüye” dönüştürme görevi düşmektedir. Bu çalışmada sosyal çalışmanın, kadınlar için pozitif anlamda sahip olunamayan bir olgu olan sosyal sermayeyi; kadınlar lehine sahip olunan bir olguya dönüştürebilme potansiyeli üzerinde durulmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 29 Kasım 2019 |
Kabul Tarihi | 6 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 2 |