İnsan yaşayan bir canlı olarak hayvanlarla çok ciddi ortak yönlere sahiptir. Bununla birlikte o, kendisini hayvanlardan ayıran oldukça önemli bir özelliğe sahiptir. İnsan, kültürü var eden canlıdır. Kültürü var eden canlı olarak insan, bu yönüyle hayvanlardan hem mahiyet hem de derece itibarıyla farklılaşmış olur. Kültür, insana verilen doğanın insan eliyle yeniden üretilmesi ve bu doğaya yeni unsurların eklenmesini muhtevi kılan fikri, kitabi, mimari, kavli vs. tüm yönleri kapsar. Kültürün yapı taşı bilgidir. Bilgi ise sadece bilimsel bilgi olarak anlaşılmamalıdır. Kuşkusuz bilimsel bilgi de bir tür bilgidir. O halde kültürü, insanın elde ettiği tüm bilgi türleri birlikte inşa eder. Bilginin yapıtaşı ise kendisini dilde bulur. Dil içerisinde karşılık bulacak, kelime ve kavramlar bilginin yapıtaşıdır. Kelime, kavram ve mantık ilişkisi kendisini dil küresinde bulur ve birlikte bilgilerin oluşması imkanını var kılarlar. O halde, dilin niteliği doğrudan kültürün niteliğini, kültürün niteliği ise insanın hayatının niteliğini belirleyecektir. Güçlü dil, güçlü insanların imkanını oluşturacaktır. Çalışmada, bu düşünce zemininde kültür, bilgi ve dil ilişkisi Necati Öner’in fikriyatından da beslenilerek tartışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 28 Eylül 2020 |
Kabul Tarihi | 13 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
* Hakemlerimizin uzmanlık alanlarını detaylı olarak girmesi süreçte hakem ataması açısından önem arz etmektedir.
* Dergimize gönderilen makaleler sadece ön değerlendirme sürecinde gerekçe gösterilerek geri çekilebilir. Değerlendirme sürecine geçen makalelerin geri çekilmesi mümkün değildir. Anlayışınız için teşekkür eder iyi çalışmalar dileriz.