31 Mayıs 2010 tarihinde, İsrail askerlerinin Mavi Marmara başta olmak üzere, Filistin’in Gazze topraklarına insani yardım götürmeyi ve Gazze’ye uygulanan ablukaya dünya kamuoyunun dikkatini çekmeyi hedefleyen konvoya açık denizde gerçekleştirdikleri saldırı ve neticesinde sivil insanların öldürülmesi ve yaralanması olayı uluslararası toplumu derinden etkilemiştir. Olayın her yönünün incelenmesi düşüncesiyle, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi bir Araştırma Komisyonu (fact-finding mission) kurarken, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri de ayrı bir Soruşturma Komisyonu (Panel of Inquiry) oluşturmuştur. Palmer Raporu olarak da bilinen Mavi Marmara olayına ilişkin eski Yeni Zelanda Başbakanı Geoffrey Palmer başkanlığında oluşturulan Birleşmiş Milletler Soruşturma Komisyonu tarafindan hazırlanan rapor, Temmuz 2011’de kamuoyuna açıklanmıştır. Raporun en çarpıcı bulgusu 4. sayfasında olup şu şekildedir; “deniz ablukası Gazze’den silah girişini önlemek için konulan bir hukuki güvenlik önlemidir ve uygulanması uluslararası hukuk kurallarına uygundur. Özellikle, Raporda, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı deniz ablukasının ve İsrail askerlerinin yardım konvoyuna müdahalesinin, meşru müdafaa kapsamında uluslararası hukuka uygun olduğu sonucuna varılmış olması, uluslararası alanda büyük tartışmalara sebep olmuştur. Bu çalışmanın amacı, Raporun ulaştığı sonuçların, uluslararası hukukta kuvvet kullanma, meşru müdafaa, deniz hukuku (özellikle deniz ablukası) ve devletin sorumluluğuna yönelik kurallar ile ne kadar uyum içerisinde olduğunu tartışmaktır. Bu sebeple, ilk olarak olayın gelişimi ve Birleşmiş Milletlerin tepkisi kısaca ele alınacak, sonra, İsrail’in uyguladığı deniz ablukası ve hukuka uygunluğu tartışılacaktır. Çalışma, taraflar arasındaki krize muhtemel çözüm önerileri ile sonuçlandırılacaktır.
Mavi Marmara Palmer Raporu Deniz Ablukası Kuvvet Kullanma ve Meşru Müdafaa Devletin Sorumluluğu.
The operation conducted by the Israeli forces on the Mavi Marmara flotilla resulting in the deaths and injuries of civilians on board in international waters on 31 May 2010 shocked the international community. In examining the details of the flotilla incident in detail, the UN Human Rights Council established a fact-finding mission. Additionally, the UN Secretary General established a Panel of Inquiry led by former New Zealand Prime Minister Geoffrey Palmer. The Report of the Panel of Inquiry (also known as the Palmer Report) was made public in July 2011. The most striking point of the findings of the Palmer Report was, undoubtedly, the finding that the “the naval blockade was imposed as a legitimate security measure in order to prevent weapons from entering Gaza by sea and its implementation complied with the requirements of international law” (page 4 of the Report). The aim of this paper is to examine the Palmer Report in light of rules of international law. To do so, firstly, a brief historical background to the event and the reflections of the UN will be provided. Then, the imposition of blockade by Israel and its legality will be discussed. The work will be ended by drawing some conclusions providing possible recommendations to the crisis between the parties to the case
Mavi Marmara Palmer Report Naval Blockade Use of Force and Self-Defence State Responsibility
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Diğer ID | JA66UU62NR |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 9 Sayı: 33 |