Tarih boyunca bir suçtan ya siyasi bir nedenden dolayı hapse mahkûm edilen veya savaşta esir edilen şairler, hapishane ortamında da şiir söylemeye devam etmişlerdir. Genellikle şiirden oluşan bu edebî türe, Arap edebiyatında, el-Esr, Edebü’s-Sucûn ve el-Habsiyyât adları verilmektedir. Gerek Cahiliyye döneminde gerekse Emevî ve Abbâsî dönemlerinde hapse mahkûm edilen kimi Arap şairlerin hapishane ortamında söyledikleri çok sayıda şiirleri bulunmaktadır. Lakin bu şiirlerin söz konusu dönemlerde müstakil bir tür olarak ele alınmadığı bilinmektedir. Bununla birlikte Hicrî VI. asırda yaşamış Nizâmî Arûzî Semerkandî (ö. 553/1158) Çehâr Makale adlı eserinde Gazneli dönemi şairlerinden Mesûd Sa’d Selmân’ın hapishanede yazdığı şiirlerini anlatmak için ilk kez Habsiyye terimini kullanmıştır. Bu terimin Fars ve Arap edebiyatında ondan sonra kullanılmaya başlandığı söylenir. Klasik dönem hapishane şiirinde genellikle: Ortamın yaşamaya elverişsizliği, yemeklerin kötülüğü, gardiyanların kabalığı, yalnızlık hissi, eş-dost, akraba ve yakınlara özlem gibi hususlar konu edilir. Bu çalışmamızda Cahiliyye döneminden Hicrî IV. asra kadar olan süreçte hapse mahkûm edilen kimi Arap şairlerin hapishane ortamında yazdıkları şiirler incelenmeye çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji, Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mayıs 2021 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 6 Sayı: 1 |