Bilindiği üzere, bir insanın işinden duyduğu tatminin çalışma yaşamı
üzerinde büyük bir etkisi mevcuttur. Bu etki yaşamlarının üçte birini çalışarak
geçiren insanların, sık sık yaptıkları işin kendilerine bir şey ifade etmediği
yolundaki şikâyetleri kendini açıkça hissettirmektedir. Söz konusu olumsuz etki
yalnızca iş tatminsizliğini yaşayan bireyin kendisiyle sınırlı kalmayıp,
doğrudan ya da dolaylı biçimde içinde bulunduğu örgüte ve yaptığı işe de
yansıyacaktır. Son yıllarda iş tatmini konusunun önem kazanmasının sebebi,
örgütlerde insan unsurundan kaynaklanan sorunların giderek artması ve bu
sorunların ortadan kaldırma amacının araştırılmasıdır. Bu nedenle bu çalışmayla
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ilköğretim okullarında çalışan öğretmenlerin iş
tatminlerinin ne düzeyde olduğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. İnceleme
grupları öğretmen ve idarecilerden oluşan 172 kişi oluşturmaktadır. Çalışma
verilerine ulaşmak için öncelikle konuyla ilgili literatür taraması yapılmış ve
çalışma gruplarına anket formları uygulanarak veriler toplanmıştır. Çalışmada
kullanılan ölçeklerin güvenilirliğine ilişkin gerekli analizler yapılmış ve
ölçeklerin güvenilirlik katsayısı cronbach α:0,84 bulunmuştur. Verilerin
analizinde, “yüzde”, “frekans”, “bağımsız örneklemler için t testi”, “tek yönlü
varyans (Anova) analizi” ve “regresyon” analizleri yapılmıştır. Çalışmadan elde
edilen bulgulara göre araştırmaya katılan bireylerin eğitim seviyesinin (% 85,5
lisans, % 14,5lisansüstü) oldukça yüksek olduğu tespit edilmiştir. Buna rağmen
araştırma grubundaki öğretmen ve idarecilerin iş tatmini puan ortalamalarının
(3,27) olup işlerinden yeterince tatmin olmadıkları belirlenmiştir. Ayrıca iş
tatmininin demografik özelliklere göre farklılık göstermediği ortaya çıkmıştır.
As it is already known, the satisfaction an individual gets from the work he or she does have great effect on his or her working life. Such effect makes itself felt in people who spend one third of their lives while working by voicing frequent complaints like the work they do does not express anything to themselves. Such negative effect isn’t only limited to the individual who experiences job dissatisfaction, but it is also reflected directly or indirectly to the organisation or the work he or she takes part in. The reason why the job satisfaction has gained importance in recent years is the fact that the problems caused by the human factor is gradually increasing, and the goal of eliminating such problems is being researched. Thus, it is aimed in this study to specify the levels of the job satisfactions of teachers who working the primary schools which are the subsidiaries of the Ministry of National Education. The population consists of 172 individuals who are teachers or administrators. To get the research data, a literature research was done primarily, and data were gathered by applying questionnaires to the research population. The necessary analyses for determining the validity of the indexes used in the research were applied and the reliability coefficient of the indexes was found as cronbach α:0,84.For the analyses of the data, the t-test for the “percent”, “frequency” and “independent samples”, the “one way Anova analysis” and the “regression” analyses were done. The education levels of the individuals who took part in the research were found as fairly higher according to the findings of the research (85.5% bachelor’s degree, 14.5 % postgraduate degree).Nevertheless, the average job satisfaction scores of the teachers and administrators was found as 3.27, and thus it was specified that they are not satisfied with their jobs. It was also found that the job satisfaction doesn’t show significant difference regarding demographical specifications.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Temmuz 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 8 |