Amaç: Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), sıklıkla kene tutunması ile bulaşan, ateş, myalji ve kanamalar ile seyreden zoonotik bir hastalık olup önemli halk sağlığı sorunlarına yol açabilmektedir. Klinik belirtiler ve epidemiyolojik öykü yanında, kan sayımı ve biyokimyasal test sonuçları KKKA için ilk ipuçlarını oluşturmaktadır. Bu çalışmada hastanemizde KKKA tanısı ile takip ve tedavi edilen 13 olgunun retrospektif olarak değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Materyal ve Metot: Kliniğimizde 2019-2022 yılları arasında KKKA tanısı ile takip ve tedavi edilen olgular, demografik özellikleri, başvuru yakınmaları, kene ile temas öyküsünün varlığı, laboratuvar parametreleri, kan ürünleri replasmanı gerekliliği, hastanede yatış süreleri, ribavirin tedavisi ve olguların sağ kalımları açısından retrospektif olarak hasta dosyalarındaki verilerden incelenmiştir.
Bulgular: Kırım Kongo Kanamalı Ateşi tanısı ile 13 olgu [dört kadın, dokuz erkek, ortalama yaş 48,4±16.3 (min: 19-max: 67)] çalışmaya dahil edildi. Olguların başvuru yakınmaları ateş yüksekliği %100, halsizlik %84,6 ve bulantı-kusma %7,7 idi. Sekiz olguda (%61.5) kene temas öyküsü bulunurken beş olguda yoktu. Olguların hepsine destek tedavileri uygulandı, tamamı damlacık ve temas izolasyonu uygulanarak izlendi. Kan ürünleri replasmanı dört olguya (%30.7), ribavirin tedavisi on olguya (%76.9) uygulandı. Takip ettiğimiz olgulardan mortal seyreden olmadı.
Sonuç: İlkbahar ve yaz aylarında ateş yüksekliği ile başvuran, hemogramda sitopenisi olan hastalarda kene teması sorgulanmalı ve gerekirse ileri tetkikler yapılmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Orijinal Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 21 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Van Health Sciences Journal (Van Sağlık Bilimleri Dergisi) başlıklı eser bu Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.