Hz. Peygamber’den mervî olan ancak
hadis âlimleri tarafından zayıf olarak kabul edilen “Ümmetimden dinle ilgili kırk hadis ezberleyen kimseyi Allah kıyamet
gününde fakihler ve âlimler arasında haşr eder.” hadisinden hareketle
oluşturulan kırk hadis risaleleri, İslamî dönem edebiyat sahamız açısından
oldukça önemli olan türlerin başında gelmektedir. İslam medeniyeti sahasının kurucu metni olan
Kur’ân-ı Kerîm’in açıklaması veya şerhi konumunda bulunan hadisler, üzerine
tarihin bütün dönemlerinde mensur veya manzum olarak kimi çalışmaların
yapıldığını görmek mümkündür. Hz. Peygamber’in yaşadığı zaman diliminden
günümüze, hadisle alakalı olarak önemli eserlerin ortaya konulduğunu görmekteyiz.
Geniş hacimli külliyatlar olarak karşımıza çıkan bu müktesebatın, geniş bir halk kesimine ulaşması gayesiyle
ilk dönemden itibaren âlimler, ahlak, edep, ibadet, namaz gibi konuları ihtiva
eden hadis mecmuaları meydana getirmişlerdir. İlim sahasında karşılık bulan bu
çalışmalardan biri de “Erbaune Hadisen” , “Çıhl Hadis” veya “Kırk Hadis” olarak
isimlendirilen türdür. Arap Edebiyatında mensur, Fars Edebiyatı sahasında
mensur-manzum ve Türk Edebiyatı sahasında mensur, mensur-manzum, manzum olarak
kaleme alınan bu türün, ilk örneği Hicrî II. Yüzyılda Abdullah b. Mübârek
tarafından derlenmiş bulunan “el-Erbaʿûn
ile Kitâbü’l-İstizân ve Kitâbü’l-Menâsik”tir. Bu türün Arap ve Fars
sahalarının yanı sıra Türk Edebiyatı sahasında da fazlasıyla karşılık bulduğunu
ifade etmek mümkündür. Türk Edebiyatı sahasında yazılan ilk eser de XIV.
yüzyılda Mahmûd b. Ali tarafından derlenen “Nehcü’l-Ferâdîs”’dir.
O dönemden günümüze mensur veya manzum olarak yüzlerce eserin meydana
getirildiğini görmekteyiz.
Türk-İslâm edebiyatı türlerinden
biri olan kırk hadis tercümeleri bu edebiyat sahası için oldukça önemlidir.
Yukarıda da ifade edildiği üzere bu sahada XIV. yüzyıldan itibaren âlimler veya
edipler tarafından mensur, mensur-manzum veya manzum olarak kaleme
alınmışlardır. Türk- İslam edebiyatı sahasında âlimlerin yanı sıra ediplerinde
hadis külliyatlarından derleyip manzum olarak tercüme veya şerh ettikleri
yetmişten fazla manzum kırk hadis eseri bulunmaktadır. Türk-İslam edebiyatı
sahasında manzum kırk hadis tercümesi tarzında eser ortaya koyan şairlerden
biri de İsmail’dir. Şaire ait “Manzum Kırk Hadis Tercümesi”nin bilinen tek
nüshası Amasya Yazma Eser Kütüphanesi numara 05 Gü 8’de kayıtlıdır. Özel bir
ismi bulunmayan eserin, yazılma tarihi de bilinmemektedir. Mukaddimeye sahip
olmayan eserde ele alınan hadisler arasında konu bütünlüğü bulunmamaktadır. Şair eserinde dinî, Ahlaki ve toplumsal konulara yer
vermiştir. Şair, eserini oluştururken evvela hadisin orijinal hali olan
Arapça kısmına yer vermiştir. Akabinde söz konusu bu kısmı şiirin imkânları
dâhilinde Türkçeye tercüme etmiştir. Şair, bu
çalışmasında aruzu Türkçeye başarılı bir şekilde tatbik etmiştir. Eserin dili
ve üslubu sade ve anlaşılır olup eser, imgeler, edebî sanatlar ve mecazlar
hususunda kurudur.
Bu makalede, kimliği
hakkında kaynaklarda bilgi bulunmayan İsmail isimli şaire ait kimi bilgilere yer verilmiştir. Bu
makalede İsmail’e ait manzum kırk hadis tercümesi bütün yönleriyle tanıtılacak,
tek nüsha üzerine kurulmuş olan çeviri metin ortaya konulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 7 Kasım 2019 |
Kabul Tarihi | 22 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 5 Sayı: 2 |
Yakın Doğu Üniversitesi İslam Tetkikleri Merkezi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.