Genelde sözlü ya da yazılı islami edebiyatın, bariz bir şekilde din dünya, başka bir ifadeyle dünya-ahiret düalizmi üzerine kurulduğu söylenebilir. İşte bu çalışmanın amacı, dünyaya ilişkin bu tasavvuru tartışmak, yanlışlar içerdiğini savunmak ve konuya farklı bir yaklaşım getirmeyi denemek olcaktır.
Konuya şu soruları sorarak başlamak isabetli olabilir: Dünya diye isimlendirdiğimiz şey acaba bizim için ne ifade ediyor. Aslında varoloşumuza uygun olmadığı halde zorunlu ikamete tabi tutulduğumuz bir sürgün mekânı mı, yoksa her bakımdan bize uygun olarak tasarlanmış ve varoluşsal olarak kendisiyle bir bütün oluşturduğumuz özel bir hayat yurdu mu?
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2017 |
Gönderilme Tarihi | 27 Şubat 2017 |
Kabul Tarihi | 18 Nisan 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 1 |