Çoklu oran yapısına sahip geleneksel KDV modelleri, dağılım amaçlarına hizmet etmediği yönünde eleştirilmektedir. Bunun üzerine birçok ülke alternatif arayışlarına girmiştir. Bu noktada en iyi çözümün; tek oranlı ve geniş tabanlı bir KDV modeli olduğu yönünde genel bir kabul söz konusudur. Ancak geleneksel çok oranlı KDV modelinde vergi dışı tutulan bir çok ürünün vergi matrahına dahil edileceği alternatif tek oranlı bir KDV modelinin, düşük gelirliler üzerindeki yükünü hafifletmek için mutlaka gelir vergisi reformu ile birlikte düşünülmesi gerektiği ileri sürülmektedir. Bunun; idari ve uyum maliyetlerini azaltacağı ve KDV’nin gelir performansını artıracağı düşünülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 14 Sayı: 1 |