ÖZ
Bu araştırma, sabâ perdesinin nazari ve icra analizi yapılarak tarihsel kaynaklarda yer alan tariflerle Tanburi Cemil Bey’in icrası arasındaki ilişkiyi değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Türk musikisi nazari eserleri incelendiğinde, XV. yüzyıldan (yy.) itibaren perdeler, derece gösteren isimler yerine kullanıldığı makama göre, makamı hatırlatan özel isimlerle anılmaya başlamaktadır. Bu araştırmanın konusu olan "sabâ" perdesi de Arel-Ezgi-Uzdilek (AEU) ses sistemine kadar birçok nazari eserde makam ile aynı şekilde anılmaktadır.
Tarihsel ve hesaplamalı müzikoloji yöntemlerinin beraber kullanıldığı bu araştırmada, öncelikle, "sabâ" perdesinin AEU nazariyatına kadar olan tarihsel süreci incelenmektedir. Daha sonra, Tanburi Cemil Bey'in kemençe ile icra ettiği sabâ taksiminde kullanılan sabâ perdesi mercek altına alınarak frekans analizlerine yer verilmektedir. Hertz cinsinden tespit edilen frekans değerleri, önce cent cinsine ve daha sonra AEU'daki değerlerle karşılaştırılabilmesi için Holder komasına çevrilmektedir. Nağme hareketine göre yapılan bu perde analizleriyle perdenin kullanım bölgesi tespit edilmektedir. Böylece, nazariyat ile icra arasındaki farklılıklar ortaya konularak perde kavramının tanımı tartışmaya açılmaktadır.
Araştırmada incelenen eserlerin tamamında sabâ perdesinin, çargâh ile nevâ perdeleri arasında yer aldığı ve XX. yy.a yaklaşıldıkça nevâ perdesine daha yakın şekilde konumlandırıldığı görülmektedir. Benzer şekilde, Tanburi Cemil Bey’in icrasında sabâ perdesi, nevâ perdesine yakın olarak icra edilmekte ve nağme hareketine göre aralık değerlerinde değişkenlik gözlemlenmektedir.
Bu araştırmayla beraber, "sabâ" perdesinin tekrar alanyazına kazandırılması hedeflenmektedir. Bunun, Türk musikisi eğitimi, araştırmaları ve icra alanlarına makam ve perde ilişkisi bakımından katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Türk musikisi ses sistemi sabâ perdesi frekans analizi Tanburi Cemil Bey
ABSTRACT
This research aims to analyze the theoretical and performance analysis of the perde (pitch) sabâ and to evaluate the relationship between the descriptions in historical sources and Tanburi Cemil Bey's performance. When the theoretical works of Turkish music are analyzed, it is seen that from the 15th century onwards, the perdes started to be referred to with special names that remind the makam according to the makam in which they are used, instead of names indicating degrees. The perde "sabâ", which is the subject of this study, was referred to in the same way as the makam in many theoretical works until the introduction of the Arel-Ezgi-Uzdilek (AEU) sound system.
In this study, in which historical and computational musicology methods are used together, firstly, the historical process of the perde "sabâ" until the AEU theory is examined. Then, the perde sabâ used in Tanburi Cemil Bey's sabâ taksim performed on the kemençe is examined and frequency analyzed. The values of the frequencies determined in hertz are first converted to cents and then to Holder's coma in order to compare them with the values in AEU. With these perde analyzes made according to the movement of the melody, the region of use of the perde is determined. Thus, the differences between theory and performance are revealed and the definition of the concept of perde is opened to discussion.
In all of the works analyzed in the study, it is seen that the perde sabâ is located between the perde çargâh and nevâ, and as the 20th century approaches, it is positioned closer to the perde nevâ. Similarly, in Tanburi Cemil Bey's performance, the perde sabâ is performed close to the perde nevâ and variations are observed in the interval values according to the melodical movement.
With this research, it is aimed to bring the perde "sabâ" back into the literature. It is thought that this will contribute to the fields of Turkish music education, research and performance.
Turkish music sound system perde sabâ frequency analysis Tanburi Cemil Bey
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Müzik Teorileri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 16 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 7 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 3 |