Modern devletin belirli nitelikleri vardır. Bu şartlardan birisi de laikliktir. Bu makalede laiklik, modern devletin ve modern devletin anayasa yoluyla garantörü olduğu insan hak ve özgürlüklerinin bir ön şartı olarak değerlendirilmiştir. Bu bakımdan laiklik çeşitli anlayışlarıyla ele alınabilmektedir. Biz ise laikliği operasyonel bir ilke ve kurum olarak nitelendirmekteyiz. Gerçekten de laiklik ilkesi anayasal özgürlükçü anlamıyla uygulandığında, dinsel inanışların modern devlet ve hak ve özgürlüklerin özerinde bir iktidar talebi olarak ortaya çıkamayacağını varsaymaktadır. Türkiye için biz laikliği operasyonel görmekle birlikte, laik devletin tarafsızlığının, siyasal ve hukuksal adalet kurallarını dinsel olana ya da devletin vatandaşları tarafından benimsenen dinsel anlayışlara uygulayacağını öngörmekteyiz. Bu kurallar ise özgürlük, eşitlik gibi olup, gerek formel gerek maddi fonksiyonel değerlere işaret etmektedir. Bu politik yaklaşımımızla din, Türkiye toplumunun gerçekliğini ve kültürel mirasının bir parçası olarak kabul edilebileceğini belirtir. Böyle olmakla din, mantıksal olarak Türkiye’de bir praksis oluşturabilir. Siyasal ve hukuksal olana yönelmeden varlığını ve gelişimini sürdürebilir. Biz kategorik olarak dinselliğin kültürel bir değerler bütünü olarak değerlendirmekteyiz. Dolayısıyla da dinsel olana kategorik olarak karşı çıkmamaktayız. Ne var ki, Türkiye’deki dinsel anlayışın bir iktidar ve hukuki formülasyon taleplerinin olduğunu dikkate aldığımızda dinsel olana politik ve hukuki anlamda daha dikkatli yaklaşmamız gerektiğini söyleyebiliriz. Tam bu noktada da makalede Türkiye için operasyonel özgürlükçü laikliği anayasa yapıcı siyasi elitlerin dikkatlerine sunuyoruz.
The modern state has certain characteristics. One of these conditions is laicism. In this study, laicism is reviewed as a prerequisite for the modern state and human rights and freedoms that a modern state guarantees with the constitution. In this context, laicism may be analysed from various perspectives. And we describe laicism as an operational principle and institution. Indeed, when the principle of laicism is applied from the perspective of constitutional libertarian, it is assumed that religious beliefs may not emerge as a demand for power above the modern state and rights and freedoms. While we see laicism as operational for Turkey, we foresee that the impartiality of the secular state will apply the rules of political and legal justice to the religious or to the religious understandings adopted by the citizens of the state. These rules, on the other hand, are like freedom and equality and point to both formal and material functional values. With this political approach, religion indicates the reality of Turkish society and that it may be accepted as a part of its cultural heritage. Therefore, religion may logically form a praxis in Turkey. It may maintain its existence and development without turning to the political and legal spheres. We categorically consider religiosity as a cultural set of values. Therefore, we do not categorically oppose the religious. However, when we consider that the religious understanding in Turkey demands a power and legal formulation, it would not be wrong to suggest that we should approach the religious more carefully in terms of politics and law. At this point, in this study, we bring the operational libertarian laicism for Turkey to the attention of the political elites that make the constitution.
Religion State Secularism the Constitution Rights and Freedoms
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 19 Sayı: 2 |