Namaz İslâm’ın beş temel esasından biridir. Namazın geçerli olabilmesi
için bir takım şart ve rükünlerin yerine getirilmesi gerekir. Kıraat bu rükünlerin
başında gelmektedir. Kıraatin rükün oluşu Kurʹân’la sabit olmuş, Hz. Peygamber’in
sözlü ifadeleri ve fiilî uygulamalarıyla desteklenmiştir. Kıraat yaparken hangi sûre
ve âyetlerin okunması gerektiği hususu, fakihler arasında tartışma konusu olmuştur.
Bazı fakihler, namazda Fatiha sûresinin okunmasını gerekli görürken, bazıları
da bu rüknün yerine getirilmesi için Kurʹân’dan herhangi bir yerin okunmasının
yeterli olduğunu ileri sürmüşlerdir. Öte yandan imamın arakasında namaz kılan
kimsenin kıraat yapmak zorunda olup olmaması, kıraat yapmak zorundaysa hangi
durumlarda ve ne kadarıyla mükellef olduğu hususunda da ihtilaflar olmuştur. Bu
çalışmada kıraat ve bu bağlamda meʹmumun kıraat yapmasının hükmü ve ihtilaf
sebepleri ele alınmıştır. Başta Evzâȋ olmak üzere diğer fakihlerin görüşlerine işaret
edilmiş, daha sonra bu görüşlerin dayandığı delillere yer verilmiştir. Delillerin
karşılaştırılması neticesinde kuvvetli görüşe işaret edilmiş ve değerlendirilmeye
tabi tutulmuştur.
Bu çalışmanın hedefi, günümüzde amel edilen dört mezhep fakihi ile
diğer müçtehit fakihlerden olan Evzâȋ’nin görüşünü mukayese etmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2019 |
Gönderilme Tarihi | 23 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 45 |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.