“Hz. Muhammed’in bastığı yolun toprağı olmayı en büyük şeref” addeden Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî (1207-1273), dünya tarihinde adına anma yılı ilân edilen bir şahsiyettir. Mevlevîliğin en tanınmış Pîri olan Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, 13. yüzyılda yaşamış, mesnevî sahibi bir tasavvuf büyüğüdür. Eserleri Türk edebiyatını etkilemesinin yanı sıra dünya çapında da ilgi görmektedir. Eserlerindeki hikmetlerin insanlığa ilham kaynağı olduğu, yaygın bir görüştür. O, takriben 800 yıl öncesinden insanlığa içinde hayatın inceliklerini barındıran, erbabınca hazineler değerinde görülen kıymetli eserler bırakmıştır. Onun için, “Yalnızca İslam dünyasının değil, tüm insanlığın Mevlânâ’sıdır” dense yeridir. Bilindiği gibi, klasik şiirin konularından birini tasavvufî temalar oluşturmaktadır. Günümüze kadar pek çok ünlü divân sahibi mutasavvıf şair, şiirlerinde Mevlânâ’yı konu edinerek, onu çeşitli vasıflarıyla manzum olarak övmüşlerdir. Şeyh Gâlib (1757-1799) ve Şeyh Muhammed Es’ad Erbilî (1847-1931) de bunlar arasındadır. Bu çalışmada, Şeyh Gâlib’in Hüsn ü Aşk eserindeki “Der Vasf-ı Şerif-i Cenâb-ı Hüdâvendigâr” manzumesi ve Şeyh Muhammed Es’ad Erbilî’nin Dîvân’ındaki Mevlânâ gazeli çerçevesinde her iki şairin Mevlânâ’ya bakış tarzları, onun hakkındaki duygu ve düşünceleri ve onun vasıflarını dile getiriş şekilleri ortaya konmuştur.
Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi Şeyh Gâlib Şeyh Muhammed Es’ad Erbilî
Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî (1207-1273), who regards as it the greatest honor to be the soil of the Prophet Muhammad's path, is a person in the world history who has been declared a memorial year on behalf of himself. Mawlana Celâleddin-i Rûmi, who lived in the 13th century who representative of the Mawlawiyah path, was a Sufi master, who had a the honorable Mathnawi. Besides influencing Turkish literature, his works also attract worldwide attention. It is a common view that the wisdom in his works is a source of inspiration for humanity. About 800 years ago, he has entrusted humanity the precious works that contain the subtleties of life, which are considered treasures by his masters. It would be appropriate to say for him "He is the Mevlânâ not only of the Islamic world, but of all humanity". As it is known, one of the subjects of classical poetry is mystical themes. Until today, many sufi poets who own the divan have mentioned Mevlânâ in their poems and praised him in verse with his various qualities. Sheikh Galib (1757-1799) and Sheikh Mohammed Es'ad Erbili (1847-1931) are also among them. In this study, in frame of the poetry "Der Vasf-ı Şerif-i Cenâb-ı Hüdâvendigâr" in Sheikh Gâlib's Hüsn ü Aşk and the poetry "Mevlânâ" in the Divan of Sheikh Muhammed Es'ad Erbilî, the perspectives of both poets towards Mevlânâ, their feelings and thoughts about him and their handling of his qualities are revealed.
Mawlana Celâleddin-i Rûmi Sheikh Gâlib Sheikh Muhammed Es’ad Erbilî
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 25 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 56 |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.