Sucul ekosistemlerin ağır metallerle
kirlenmesi, sediment ve yüzey sularındaki birincil üretimi, nitrojen
fiksasyonunu, karbon, azot, fosfor mineralizasyonu ile enzim sentez ve
aktivitelerini önlemektedir. Bu bağlamda ağır metaller gerek toksik etkileri
gerekse sedimentte ve besin zinciri boyunca birikme potansiyelleri nedeniyle
özellikle iç su ekosistemlerinin sürdürülebilirliği açısından önem
taşımaktadır. Ekosistemin önemli bir bileşeni olan sedimentte, antropojenik
kaynaklı metal girdisinin belirlenmesine ilişkin farklı yöntemler bulunmaktadır.
Türkiye’de su-sedimentteki ağır metal seviyelerine ilişkin çalışmalar, deniz ve
göllerde yoğunlaşmış olup baraj göllerinde konuya yönelik nispeten sınırlı
sayıda çalışma mevcuttur. Bu derleme
çalışmasında, ülkemizdeki baraj göllerinde su-sedimentte ağır metal kirlenmesi
odaklı 2000’li yıllardan sonraki güncel araştırmaların özetlenerek bir araya
getirilmesi ve araştırmalar ışığında genel bir değerlendirmenin yapılması amaçlanmıştır.
Özellikle iç sularda kafeslerde balık yetiştiriciliğinin yaygınlaşması nedeniyle
de konuya dikkat çekilmek istenmiştir.
Pollution of aquatic ecosystems due to heavy metals prevents primary production in sediment and surface water, fixation of nitrogen, mineralization of carbon, nitrogen, phosphorus, and enzyme synthesis and its activities. In this context, heavy metals are crucial for the sustainability of inland water ecosystems in terms of both their toxic effects and their potential to accumulate in the sediment and along the food chain. There are different methods for determining the anthropogenic metal input in the sediment, an important component of the ecosystem. In Turkey, studies on heavy metal levels in the water-sediment are centered on sea and lakes and there are relatively limited number of studies focusing on dam lakes in the subject matter. In this study of compilation, recent researches which have conducted after 2000s regarding water and sediment of dam lakes in our country were summarized and compiled. In the light of the researches, an overall evaluation is aimed by this study, which also wants to raise a concern over fish cage culturing that becomes widespread particularly in inland waters.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hidrobiyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2018 |
Kabul Tarihi | 30 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |