People experience many negative cases in their daily lives such as earthquakes, floods, and diseases. These negative experiences can affect individuals psychologically and cause their mental health to collapse. To copy with such problems that experienced, human being can refer to religion and belief. Because religion helps a person to give meaning his experiences and help the individual to overcome undesirable situations. Within this context, religion contributes positively to the coping process. A person's inclining to and benefiting from religion is a matter of the individual's level of religiosity and perception. Religious individuals are more inclined towards religion. Those who have a positive perception about religion can also get healthier results. In the coping process, the individual's tending to religion is called religious coping. The coping has two dimensions: positive and negative. Positivity is attributed to the individual's tendency towards positive religious coping, while negativity is attributed to the individual's tendency to engage in negative religious coping.
In this sense, individuals diagnosed with neurotic disorder may also tend to religion for coping with the negativities they suffered. However, no study has been found investigating on the religious coping by individuals diagnosed with neurotic disorder. The purpose of our research is to reveal the frequency of individuals diagnosed with neurotic disorder resorting to religious coping in the process of struggling with their illnesses and problems, which dimension of religious coping they prefer more, and which demographic variables of gender, age, education, place of residence, socio-economic and marital status make a difference.
This research was conducted with 310 people who applied to Çanakkale Provincial Health Directorate Ezine State Hospital Mental Health and Diseases (Psychiatry) Polyclinic and were diagnosed with neurotic disorder. Among the participants selected by the purposeful sampling method, people who agreed to participate on a voluntary basis were included in the research. The data was obtained by applying the Demographic Information Form and Religious Coping Scale to the participants. The data obtained was analysed with the IBM SPSS Statistics 25 program. While analysing the data, parametric testing techniques, t-Test and One-Way Analysis of Variance (ANOVA) were applied.
According to the research findings, the religious coping scale averages of the participants are quite high. The means of the positive coping dimension are higher than the averages of the negative religious coping dimension. The religious coping method also differs in demographic variables. While women's religious coping and positive religious coping averages are higher than men's averages, there is no statistically significant difference in negative religious coping. There is no statistically significant difference in the dimensions of religious coping and negative religious coping between age groups. However, in the positive religious coping dimension, the averages of the 35-59 age group are higher than the averages of the 18-34 age group. While the positive religious coping averages of married people are higher than the averages of singles, there is no statistically significant difference in the religious coping and negative religious coping dimensions. While there is no statistically significant difference between education level groups in the dimensions of religious coping and positive religious coping, the averages of those at the primary school level are higher than the averages of those at the high school level in the negative religious coping dimension. There is no statistically significant difference in any dimension of religious coping across residential and socio-economic variables.
The conclusions deriving from the findings are as follows: Participants often refer to religious coping. It is understood that the participants use positive religious coping more than negative religious coping. Women benefited from religious coping and positive religious coping more than men. It has been determined that 35-59 age group refers positive religious coping more than the 18-34 age group and married people refers positive religious coping more than single people. Those at the primary school level benefite from the negative religious coping dimension more than those at the high school level.
İnsanlar, günlük hayatlarında deprem, sel, hastalık gibi birçok olumsuz olay yaşamaktadırlar. Yaşanılan bu olumsuzluklar, bireylerin psikolojik olarak etkilenmesine ve ruh sağlıklarının bozulmasına neden olabilmektedir. Kişiler, yaşadıkları bu gibi sıkıntıların üstesinden gelebilmek için dinden ve inançtan yardım alabilirler. Çünkü din, kişinin yaşadıklarını anlamlandırmasına yardımcı olmakta ve bireye istenmeyen durumların üstesinden gelme gücü vermektedir. Bu şekilde din, başa çıkma sürecinde olumlu katkı sunmaktadır. Kişinin dine yönelmesi ve ondan yardım alması bireyin dindarlık seviyesi ve algısıyla ilgili bir durumdur. Dindar bireyler, dine daha fazla yönelmektedirler. Olumlu din algısına sahip olanlar da daha sağlıklı sonuçlar alabilmektedir. Bireyin başa çıkma sürecinde dine yönelmesine dini başa çıkma denmektedir. Dini başa çıkmanın olumlu ve olumsuz olmak üzere iki boyutu vardır. Bireyin olumlu dini başa çıkmaya yönelmesine olumluluk atfedilirken, olumsuz dini başa çıkmaya yönelmesine ise olumsuzluk atfedilmektedir.
Bu anlamda nevrotik bozukluk tanılı bireyler de yaşadığı olumsuzluklarla baş edebilmek için dine yönelebilirler. Fakat nevrotik bozukluk tanılı bireylerin dini başa çıkmaya başvurmasının araştırılmasıyla ilgili herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bu anlamda nevrotik bozukluk tanılı bireylerin rahatsızlıkları ve problemleriyle mücadele etme sürecinde dini başa çıkmaya başvurma sıklığını, dini başa çıkmanın hangi boyutunu daha çok tercih ettiklerini ve cinsiyet, yaş, eğitim, yerleşim yeri, sosyo-ekonomik ve medeni durum demografik değişkenlerinden hangilerinin farklılık yarattığını ortaya koymak araştırmamızın amacını oluşturmaktadır.
Bu araştırma, Çanakkale İl Sağlık Müdürlüğü Ezine Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları (Psikiyatri) Polikliniği’ne başvurmuş ve nevrotik bozukluğu tanısı almış 310 kişi ile yürütülmüştür. Araştırmaya amaçlı örneklem yöntemi ile seçilen katılımcılardan gönüllülük esasına göre katılmayı kabul etmiş kişiler dâhil edilmiştir. Veriler, katılımcılara Demografik Bilgi Formu ve Dini Başa Çıkma Ölçeği uygulanarak elde edilmiştir. Elde edilen veriler IBM SPSS Statistics 25 programıyla analiz edilmiştir. Verilerin analizinde parametrik test teknikleri olan t-Testi ve Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) testi uygulanmıştır.
Araştırma bulgularına göre, katılımcıların dini başa çıkma ölçeği ortalamaları oldukça yüksektir. Olumlu başa çıkma boyutunun ortalamaları, olumsuz dini başa çıkma boyutunun ortalamalarından daha yüksektir. Dini başa çıkma yönteminden demografik değişkenlerde de farklılıklar göstermektedir. Kadınların dini başa çıkma ve olumlu dini başa çıkma ortalamaları, erkeklerin ortalamalarından daha yüksekken olumsuz dini başa çıkmada istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yoktur. Yaş grupları arasında dini başa çıkma ve olumsuz dini başa çıkma boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık yoktur. Ancak olumlu dini başa çıkma boyutunda 35-59 yaş grubunun ortalamaları, 18-34 yaş grubunun ortalamalarından daha yüksektir. Evlilerin olumlu dini başa çıkma ortalamaları bekârların ortalamalarından daha yüksekken, dini başa çıkma ve olumsuz dini başa çıkma boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yoktur. Eğitim seviyesi grupları arasında dini başa çıkma ve olumlu dini başa çıkma boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yokken, olumsuz dini başa boyutunda ilköğretim seviyesindekilerin ortalamaları lise seviyesindekilerin ortalamalarına göre daha yüksektir. Yerleşim yeri ve sosyo-ekonomik değişkenlerinde dini başa çıkmanın hiçbir boyutunda istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yoktur.
Bulgulardan çıkarılabilecek sonuçlar ise şöyledir: Katılımcılar, dini başa çıkmaya çoğu zaman başvurmaktadırlar. Katılımcıların, olumlu dini başa çıkmaya olumsuz dini başa çıkmadan daha fazla başvurdukları tespit edilmiştir. Kadınlar, dini başa çıkma ve olumlu dini başa çıkmaya erkeklerden daha fazla başvurmaktadırlar. 35-59 yaş grubunun 18-34 yaş grubuna göre; evlilerin, bekârlara göre olumlu dini başa çıkmaya daha fazla başvurdukları tespit edilmiştir. İlköğretim seviyesindekiler, lise seviyesindekilere göre olumsuz dini başa boyutuna daha fazla başvurmaktadırlar.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Psychology of Religion |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 30, 2023 |
Publication Date | December 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 21 |
Amasya İlahiyat Dergisi-Amasya Theology Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.