Bu makale, örnek çalışma olarak ele aldığı ʿAbduh er-Râciḥî'nin eseri "et-Taṭbîḳu’n-naḥvî’de, klasik nahiv ilmini güncel bir üslupla ele alışını ve modern dilbilim yaklaşımlarının üslubunu ne derecede etkilendiğini incelemektedir. Çalışmanın amacı, Râciḥî'nin eserdeki modern dil yaklaşımlarının etkisini analiz ederek, klasik ve modern yaklaşımlar arasındaki metodolojik ve teorik etkileşimleri değerlendirmektir. Bu analizde, Râciḥî'nin klasik nahiv kurallarını çağdaş dil kullanımlarıyla nasıl bütünleştirmeye çalıştığı ve hangi gerekçelere dayandığı teşhis edilmeye çalışılmaktadır. İncelenen eserde Râciḥî, herhangi bir modern yaklaşıma açıkça yer vermediği için modern kuramları açıkça analiz ettiği en-Naḥvu’l-ʿArabî ve’d-dersü’l-ḥadîs̱ ve ʿİlmü’l-luġati’t-Taṭbîḳî ve taʿlîmü’l-ʿArabiyye eserleri de çalışma kapsamına dahil edilmiştir. Makale, Râciḥî'nin eserinin analizi aracılığıyla, modern yaklaşımların metodolojik ve teorik düzlemde klasik yaklaşımın kendi potansiyelini geliştirme ve çağdaş meselelere yeni cevaplar üretme kapasitesini nasıl etkilediğini tartışmaktadır. Makalenin sonuçları, hem klasik nahiv ilminin iç dinamiklerinin anlaşılması hem de çağdaş dilbilim teorileriyle olan ilişkisinin daha iyi kavranması açısından önemlidir. Bu çalışma, Arap dili ve nahiv ilmiyle ilgili çağdaş araştırmalar için bir örnek teşkil etmekte ve çağdaş nahiv çalışmaları analiz edildiği takdirde klasik bir yaklaşımın güncel söyleme aktarılmasında – doğrudan olmasa da veya çok az temas etse de – modern düşüncelerin nasıl etkili olduğu noktasında araştırmacılara yeni bir bakış açısı sunmaktadır. Bu makalenin elde ettiği bulgular şu şekildedir: (1) Çağdaş okuyucuya hitap eden güncel bir anlatı ile klasik nahiv kurallarının aktarılması ve (2) başka dillerde görülen olgular üzerinden nahiv kurallarının değerlendirilmesidir. Çalışma, bu bulguların arkasındaki sebepleri inceleyerek Râciḥî'nin nahiv ilminin donuk olduğu, geçerliliğini yitirdiği, yerine yeni bir nahiv ilminin getirilmesi gerektiği, değişen dili temsil etmediği ve betimleyici (descriptive) değil de buyurucu (prescriptive) olduğu yönündeki eleştirilere cevap vermeye çalıştığını ortaya çıkarmıştır. Böylece Râciḥî, güncel dil kullanımlarına yer vererek ve dahası dil toplumu tarafından kullanım sıklıklarına dikkat ederek çağdaş fasih Arapçadaki değişimin farkında olduğunu ve nahiv kurallarının hala geçerli olduğunu okuyucuya göstermektedir. Bunu yaparak nahiv ilmini dilbilimin eşsüremlilik ilkesi ile dilin değişimi kabulüne uygun hale getirmektedir. Öte yandan, nahiv kurallarının değişmediğini kabul eden Râciḥî çağdaş dil toplumu tarafından kabul görüp yaygın olarak kullanılmasına rağmen bazı dil kullanımlarını hatalı bulmuştur. Bu şekilde klasik nahiv kurallarının uyulması gereken kaideler olarak görülmesinin buyuruculukla itham edildiğini belirten Râciḥî, bu eleştiriye Chomskyci dil yaklaşımı üzerinden cevap vermiştir. İkinci hususla ilgili, Râciḥî diğer dillerde görülen bir dilbilgisi olgusunu nahivcilerin metodolojilerine aykırı olarak nahiv kuralları için bir kıstas olarak görmüş ve nahivcilerin tespitlerini bu kıstas üzerinden değerlendirmiştir. Bir dilde görülen bir olgunun başka bir dil için kıstas olması evrensel dilbilgisi kurallarının olduğunu varsayan modern bir dilbilim yaklaşımına aittir. Bütün bunlardan yola çıkarak, bu makale Râciḥî'nin klasik bir ilmi çağdaş meselelere cevap verecek şekilde güncellemeye çalışırken nahiv ilminin tamamı olmasa da bazı meselelerini modern yaklaşımlara göre yeniden yorumladığını ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.
Bu çalışmanın hazırlanma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyulduğu ve yararlanılan tüm çalışmaların kaynakçada belirtildiği beyan olunur.
This article examines how ʿAbduh al-Râjiḥī's "al-Taṭbīq al-naḥwī" addresses classical Arabic grammar with a contemporary narrative style and the extent to which modern linguistics approaches are utilized. The aim of the study is to analyze the influence of modern linguistic approaches in Rājiḥī's work and to evaluate the methodological and theoretical interactions between classical and modern approaches. The analysis seeks to identify Rājiḥī’s strategies for integrating classical grammatical rules into contemporary language usage and the underlying reasons. Since Rājiḥī does not explicitly refer to any modern approaches in the work under study, his other works, an-Naḥw al-ʿArabī wa-l-dars al-ḥadīth and ʿIlm al-lugha al-taṭbīqī wa taʿlīm al-ʿArabiyya, in which he explicitly analyzes modern theories, are also included in the scope of the study. Through an analysis of Rājiḥī's work, this article discusses the methodological and theoretical complexities of updating classical approaches under the influence of modern linguistic theories, shedding light on how such updates affect the classical approach's potential to evolve and offer solutions to contemporary linguistic challenges. The findings have significant implications for understanding the internal dynamics of classical grammar and its relationship to contemporary linguistic theories. This study serves as a model for contemporary research in the Arabic language and grammar, offering researchers new insights into the influence of modern thought on traditional approaches. The main findings include: (1) the presentation of classical grammatical rules through a narrative that resonates with contemporary readers, and (2) the assessment of grammatical rules based on phenomena observed in other languages. The study reveals Rājiḥī’s efforts to respond to criticisms that classical Arabic grammar is perceived as boring, outdated, in need of replacement by a new grammar, not reflective of the changing language, and prescriptive rather than descriptive. By incorporating contemporary language usage and considering the frequency of use among members of the language community, Rājiḥī demonstrates his awareness of the changes in contemporary standard Arabic and affirms the continuing validity of grammatical rules. In doing so, he aligns grammatical instruction with the linguistic principles of synchronicity and recognition of language change. However, while Rājiḥī acknowledges the unchanging nature of grammatical rules, he considers some contemporary linguistic practices to be incorrect despite their acceptance and widespread use by the contemporary linguistic community. Rājiḥī responds to accusations of prescriptivism by claiming that adherence to classical grammatical rules should not be seen as prescriptive, using a Chomskyan approach to counter this criticism. Furthermore, by using a grammatical phenomenon observed in other languages as a criterion against the grammarians' methodology for evaluating grammatical rules, Rājiḥī adopts a modern linguistic stance that posits the existence of universal grammatical principles across languages. Thus, this article reveals Rājiḥī’s efforts to update a classical discipline to address contemporary issues, reinterpreting some aspects of it under the influence of modern approaches.
ʿAbduh al-Rāciḥī al-Taṭbīḳ al-naḥwī classical grammar modern linguistics updating the classic
It is declared that scientific and ethical principles have been followed while carrying out and writing this study and that all the sources used have been properly cited.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Arabic Language and Rhetoric |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | June 14, 2024 |
Publication Date | June 15, 2024 |
Submission Date | February 6, 2024 |
Acceptance Date | May 20, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.