The topic of The Prophets' Languages has led to a broad interest due to the sacred status of the Prophets. It has been of interest to people of all religious and social orientations. Despite the complexity of this topic and the necessity of studying it from various aspects such as archaeology and the study of ancient calligraphy, we limited our study to Islamic sources and references only. We extrapolated what was mentioned in these books. Other than the Holy Qur’ān, it will be concerned with books of interpretation, history, biography, hadith, its explanations, language books, etc. This study has been divided into three main points, an introduction, and a conclusion. The first point dealt with the origin of the languages spoken by the Prophets (peace be upon them) and their proximity to each other: Syriac, Coptic, Hebrew, Aramaic, and Arabic. All of these languages belong to the Semitic language. In terms of their convergence and similarity with each other, some linguists considered it dialects of one language, the Semitic language of origin. It has branched out from it as a result of the expansion, development, and development of life. Looking at today, the dialects of the Arabs in Egypt, Morocco, Jazira, the Levant, and Iraq, each branched out and most of it emerged from the mother tongue Arabic. There is a discussion among researchers on which of the languages are closer to the Semitic language. Four languages are listed as possibilities: Hebrew, Babylonian, Assyrian, Syriac, and Arabic. The truth is that it is not easy to get to know the origin of the Semitic language, and everything that has been said is not outside the circle of speculation because of the loss of definitive evidence and the temporal dimension. As for the second point, this study investigated the linguistic geography that the Semitic language covered and spread in, by tracking the people who spoke the Semitic language, their places of residence, and their influence, as all of them settled in the Near East and its vicinity. If we look at the Semitic language, with its eastern and western branches, we see that it was concentrated in Babylon, Assyria, Mesopotamia, Arabia, Yemen, the Levant, and Jerusalem regions, and among the most famous tribes and nations that settled in this region are Saba, Himyar, Ad, Thamud, Jirhm, Samaria, Nabat, the people of Palmyra and others. Mostly likely, the Arabian Peninsula is the cradle of the Semitic people, although some say that Abyssinia was the cradle of the first Semites. In the third point, the number of prophets and messengers mentioned in the Noble Qur’ān was enumerated in clear terms. Among the twenty-five prophets are the following: Adam, Idris, Noah, Hood, Saleh, Lot, Ibrahim, Ismail, Ishaq, Jacob, Yusef, Shuaib, Ayyub, Dhu al-Kifl, Yunus, Moses, Aaron, Elias, Al-Isa, David, Solomon, Zakaria, Yahya, Jesus, and Muhammad (peace be upon them). The study of this point came by following the inductive and deductive approach, whereby the first approach is based on extrapolating the life of each prophet in isolation from others in detail, tracing his life, place of living, and residence, whom he married etc. The deductive method relied on deducing the language that each of the prophets (peace be upon them) spoke. Some prophets mentioned the name of the language in which he spoke in the Islamic sources. This study concluded that of the prophets mentioned in the Noble Qur’ān, seven of them spoke the Syriac language, three of them spoke the ancient Egyptian language (Coptic), eighteen of them spoke the Hebrew language, three of them spoke the Aramaic language, and nine of them spoke in Arabic. Some of the prophets spoke one language while others spoke more than one language due to their numerous travels and the people they interacted with. This study is considered a preliminary study to open the field for in-depth studies for researchers in this field, and every part mentioned in this research is suitable for being an independent scientific study in its own right.
Arabic Language and Rhetoric Linguistics Languages Spoken by the Prophets History of Languages Semitic Languages Linguistic Geography.
Peygamberlerin dinî konumu yanında eylemleri ve sözlerinin önemi nedeniyle her sınıftan pek çok insanın zihninde peygamberlerin konuştuğu dillerin ne olduğu konusu, her zaman önem arz etmiştir. Elbette bunun birçok sebebi var ancak öncelikli sebebi, bütün dinlerde peygamberlerin söz ve eylemlerinin kutsal kabul ediliyor olmasıdır. Dilin tevkifi olduğu görüşünde olanlara göre dil, Peygamberler için ilahi seçimlerden biri olarak kabul edilmiştir. Peygamberlerin yaşadığı dönem, konuştukları diller ve gerekse kişilikleri; tarih, antropoloji, arkeoloji, filoloji gibi bilimlerce farklı açılardan araştırıla gelmiştir. Bizim çalışmamızı bunlardan ayıran başlıca özelliği, temel İslami kaynaklarla sınırlı tutulacak olmasıdır. Dolayısıyla araştırmamızda İslam klasiklerinde yer alan veriler doğrultusunda çıkarımlar yapılacak, Kur’ân-ı Kerîm’e ek olarak tefsir, siyer, tarih, hadis ve gramere dair temel eserlerden yararlanılacaktır. Böylelikle akademik çalışmalarda müracaat edilebilecek delilli ve bilimsel standartları karşılayan bir etüt ortaya konmaya çalışılacaktır. Bu çalışma, önsöz, üç bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Birinci bölümde Peygamberlerin konuştuğu dillerin kökenine değinilmiş, onların birbirine uzaklık ve yakınlık dereceleri yorumlanmıştır. Süryanice, Kıptice, İbranice, Âramca ve Arapça; İslam katında muteber olan ve Kur’ân-ı Kerîm’de adları geçen elçilerin konuştuğu başlıca dillerdir. Bazı araştırmacılarca tek bir dilin farklı şive veya ağızları olduğu da ileri sürülen söz konusu diller, arkaik Sâmî dilinin parçasıdır. Temel Sâmî dilinde genişleme ve gelişmeyle birlikte yeni birimler oluşmuştur. Mısır, Fas, Cezayir, Arap yarımadası, Şam ve Irak bölgelerinde ortaya çıkan Arapça lehçeleri/şiveleri de kök Sâmî dilindeki ayrışmaya benzer şekilde Fâsîh Arapçadan kaynaklanmıştır. Böylelikle çeşitli yöreler, özgün bir dile sahip olmuştur. Sâmî dillerinin serüvenini takip eden filologlar ve diğer uzmanlar esas dili tespit hususunda değişik görüşler bildirmişlerdir. İbranicenin, Bâbilcenin, Asurcanın, Süryanicenin ve Arapçanın köken dil olduğu savunulmuştur. Doğrusu Hâmî-Sâmî Dil Ailesi’nin neşet ettiği başat aktörü belirlemek kolay bir iş değildir. Bu meyanda söylenenler, zamansal boyut ve kesin kanıtların olmayışı nedeniyle zan ve tahmin dairesinden öteye geçmemektedir. İkinci bölümde ise Peygamberlerin konuştuğu dillerin yayıldığı coğrafya işlenmiş, Sâmî Dil Ailesi’ne mensup birimleri kullanan kavimlerin rota ve adresleri belirlenmiş, nüfuz sahaları vurgulanmış, Yakın Doğu ve çevresindeki konumları tartışılmıştır. Bahsi geçen dillerin doğu ve batı kollarına bakıldığında onların Bâbil, Asur, Mezopotamya, Arap yarımadası, Yemen, Biladü’ş-Şam civarında Hakîm olduğu anlaşılmıştır. Bu bölgelere yerleşen kavimler ise Sebe, Himyer, Ad, Semud, Cürhümiler, Sâmîriler, Nabatlılar, Tedmürlüler gibi halklardır. Arap yarımadası, genel kabule göre Sâmî toplulukların beşiği sayılmaktadır, öte yandan Habeşistan’ı ilk Sâmî yurdu olarak niteleyenler de bulunmaktadır. Üçüncü bölümde Kur’an-ı Kerim’de açık bir şekilde isimleri geçen ve sayıları yirmi beşi bulan nebî ve resullerin sıralaması yapılmış, her birinin konuştuğu dil araştırılmış ve kronolojik bir perspektifte mesele aydınlatılmaya çalışılmıştır. Kur’an’da adına rastlanan peygamberler, Âdem, İdrîs, Nûh, Hûd, Sâlih, Lût, İbrâhim, İsmâil, İshak, Ya‘kūb, Yûsuf, Şuayp, Eyyûb, Zülkifl, Yûnus, Mûsâ, Hârûn, İlyâs, Elyasa, Dâvûd, Süleyman, Zekeriyyâ, Yahyâ, Îsâ ve Hz. Muhammed’dir. Anılan bölümde çıkarım ve veri toplamaya dayalı bir metot benimsenmiş, her elçinin hayatı, doğum yeri, yaşam şartları ve gönderildiği toplum, eşleri vb. özellikler etrafında değerlendirilerek incelenmiştir. Genel okumalar yapılarak elde edilen veriler derin bir bakışla yorumlanmış, ulaşılan sonuçlar kesinlik belirtmediği vurgulanarak sıralanmıştır. Peygamberlere dair İslami kaynaklarda verilen bilgiler ve haberler kati gerçekler değildir, onların konuştuğu diller hakkında sunulan malumat, yalanlanması veya doğrulanması zorunlu olmayan ifadeler kabilindendir. Çalışmada Kur’ân-ı Kerîm’de adı geçen peygamberlerin yirmi beş kişiden müteşekkil olduğu, bunların yedisinin Süryani, üçünün eski Mısır dili (Kıpti/Koptça), on sekizinin İbranice, üçünün Âramca, dokuzunun ise Arapça konuştuğu saptanmıştır. Bazı nebîler, tek bir dille yetinirken kimileri yolculuklarının sıklığı vasıtasıyla çeşitli halklar ve ırklarla etkileşimleri sonucu birden fazla dil kullanmıştır. Çalışmamızın, daha derinlikli araştırmalar için bir rehber olacağı beklenmektedir. Zira bu çabada sunulan her bir detayın özel bir ilmi çalışma ile okunması ve araştırılması mümkündür.
Arap Dili ve Belagatı Dilbilim Peygamberlerin Konuştuğu Diller Dillerin Tarihi Sâmî Dilleri Dil Coğrafyası.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 15, 2021 |
Submission Date | February 25, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.