Sacred texts are important sources for all religions. These resources have a variety of social functions, either implicit or explicit. Therefore, it is important to protect and transfer sacred texts in many cultures. For this reason, in many societies, it has become necessary to memorize these texts after they have been written down and to transfer them orally to the next generations. Thus, over time, various structures related to the memorization of these sacred texts have emerged. Being Ḥāfiẓ is an important activity that emerged for the purpose of memorizing the Qur'an and transferring it in this way when necessary and gained historical and social qualities. People who are Ḥāfiẓ are respected Islamic societies. For this reason, many people make an effort to become a Ḥāfiẓ. In this process, reasons contributed to the spread of becoming Ḥāfiẓ, such as the Prophet Muhammed’s encouragement, and the accepting the memorization of the Qur’an as a virtuous activity for Muslims. The research is based on the lives and experiences of visually impaired Ḥāfiẓes. First of all, it aims to contribute to the relevant scientific literature. In addition to its academic contribution, it also aims to be a source for various social policies in order to reveal new options in line with the inclusion of visually impaired individuals in social life. The research is a qualitative descriptive study. It was conducted on the basis of the phenomenology design, which is one of the qualitative research designs. In this direction, it has been tried to understand how visually impaired hafizes ascribe meaning to their lives and how they evaluate the world, society and relationships. The study group of the research consists of twelve visually impaired Ḥāfiẓ residing in the provinces of Bingöl, Elazig, Diyarbakir and Mardin. During the interviews, it was concluded that the sample reached the saturation point due to the repetition of the data, and so the number of participants was limited to twelve. Snowball sampling technique was used in the research. The interviews were conducted with a semi-structured interview form created within the scope of the research. The interviews were conducted in places such as houses, parks, association offices and mosques. The study was carried out with the permission of Bingöl University Scientific Research and Publication Ethics Committee. Various results were obtained by analyzing the data obtained during the research process. Becoming Ḥāfiẓ is accepted as an important element that directly affects the lives of visually impaired participants. For the participants, it has features that make them at peace with themselves, the world and society, illuminate their dark world, and take them out of living within four walls and include them into life. Being an Ḥāfiẓ, playing role in condolences, reciting hymns in mawlids and similar religious ceremonies, giving voluntary Qur'an trainings in mosques or courses are important examples of social activities provided by the Ḥāfiẓes. The participants stated that being a Ḥāfiẓ provided them an important status in the social context and thus they gained respectability. It has been determined that some visually impaired Ḥāfiẓes are employed informally. Many of the participants earn income by reciting mawlids, hymns and eulogies in various religious ceremonies. They also recite the Qur'an in condolences and on some special days. Being Ḥāfiẓ is an important resource for visually impaired individuals to be included in social life. For this reason, the achievements of the visually impaired due to being a Ḥāfiẓ are an example of a model life for both the disabled and the parents with disabled children. In this direction, the visually impaired individuals should be supported in religious music-supported organizations, religious music associations should be established, and courses like mawlidhan, etc. should be organized.
Kutsal metinler, tüm dinler için önemli kaynaklardır. Bu kaynaklar açık ya da örtük çeşitli toplumsal işlevlere sahiptirler. Dolayısıyla birçok kültürde kutsal metinlerin korunması ve aktarılması önem arz etmektedir. Bu nedenle birçok toplumda, yazıya geçirildikten sonra da bu metinlerin ezberlenmesi, sonraki nesillere şifahi olarak aktarılması gereği doğmuştur. Böylece zaman içinde bu kutsal metinlerin ezberlenmesiyle alakalı çeşitli yapılar ortaya çıkmıştır. Hâfızlık da Kur'an'ın ezberlenmesi ve gerektiğinde bu yolla aktarılması amacıyla ortaya çıkmış, tarihi ve toplumsal nitelikler kazanmış önemli bir kurumdur. Hâfızlık İslam toplumlarında saygınlık nedeni olarak telakki edilmektedir. Bu nedenle birçok kişi hâfız olma konusunda çaba göstermektedir. Bu süreçte Hz. Peygamber’in hâfızlığı teşvik etmesi, hâfızlığın Müslümanlar için faziletli bir faaliyet olarak kabul edilmesi gibi birçok neden hâfızlığın yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. Araştırma görme engelli hâfızların yaşantı ve deneyimlerini temele almaktadır. Öncelikle ilgili bilimsel literatüre katkı sağlanmayı amaçlamaktadır. Akademik katkının yanı sıra görme engelli bireylerin toplumsal hayata dâhil edilmesi doğrultusunda yeni seçeneklerin ortaya çıkarılması için çeşitli sosyal politikalara kaynaklık etmesini de hedeflemektedir. Araştırma, bir nitel betimsel çalışmadır. Nitel araştırma desenlerinden olgubilim (phenomenology) deseni temelinde sürdürülmüştür. Bu doğrultuda, görme engelli hâfızların yaşantılarına nasıl anlam yüklediklerini, dünyayı, toplumu ve ilişkilerini nasıl değerlendirdikleri anlaşılmaya çalışılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Bingöl, Elazığ, Diyarbakır ve Mardin illerinde ikamet eden görme duyumuna sahip olmayan on iki görme engelli hâfız oluşmaktadır. Görüşmeler sürecinde verilerin birbirini tekrarlaması dolayısıyla örneklemin doyum noktasına ulaştığı kanaatine varılmış ve bu nedenle katılımcı sayısı on iki ile sınırlandırılmıştır. Araştırmada kartopu örneklem tekniği kullanılmıştır. Görüşmeler araştırmanın amacı kapsamında oluşturulmuş yarı yapılandırılmış görüşme formu ile gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler ev, park, dernek ofisi ve cami gibi mekânlarda yürütülmüştür. Çalışma, Bingöl Üniversitesi Bilimsel Araştırma ve Yayın Etik Kurulu'ndan izin alınarak yapılmıştır. Araştırma sürecinde elde edilen verilerin analiz edilmesiyle çeşitli sonuçlara ulaşılmıştır. Hâfızlık, görme engelli katılımcıların hayatlarına doğrudan etki eden önemli unsur olarak kabul görmektedir. Katılımcılar için, onları kendileriyle, dünyayla ve toplumla barışık hale getiren, karanlık dünyalarını aydınlatan ve onları dört duvar arasında yaşamaktan çıkarıp hayata dâhil eden özellikler taşımaktadır. Katılımcıların, cemaate imamlık yapmaları, taziyelerde görev almaları, mevlit ve benzer dini merasimlerde ilahiler okumaları, cami ya da kurslarda gönüllü Kur'an eğitimleri vermeleri hâfızlığın kendilerine sağladığı önemli toplumsal faaliyet örnekleridir. Katılımcılar, hâfızlığın kendilerine toplumsal bağlamda önemli bir statü sağladığı ve bu sayede saygınlık kazandıklarını belirtmişlerdir. Bazı görme engelli hâfızların enformel bir biçimde istihdam edildiği saptanmıştır. Katılımcıların birçoğu çeşitli dini merasimlerde mevlit, ilahi ve kaside okuyarak gelir elde etmektedirler. Ayrıca taziye ve bazı özel günlerde Kur'an okumaktadırlar. Hâfızlık, görme engelli bireylerin toplumsal hayata dâhil olmalarında önemli bir kaynak işlevi görmektedir. Bu nedenle hâfız olma dolayısıyla, görme engellilerin elde ettikleri kazanımlar, hem engelliler hem de engelli çocuk sahibi ebeveynler için model bir yaşantı örneği taşımaktadır. Bu doğrultuda görme engelli bireyler dîni mûsiki destekli organizasyonlar konusunda desteklenmeli, dini musiki cemiyetleri kurulmalı, mevlithanlık vb. kurslar düzenlenmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2021 |
Submission Date | February 28, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 25 Issue: 2 |
Cumhuriyet Theology Journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).