Türklerin XI. yüzyıldan itibaren Anadolu’ya yerleşmeye başlamalarından hemen önce Bizans, Hristiyanlığın güç kazanmasına bağlı olarak çok tanrılı klasik antikite kültürü ile arasındaki bağı koparmıştı. Ancak adı geçen kültüre ait yazılı eserler önce Enûşirvân (ö. 579), ardından da Abbâsî halifelerinin teşvik ve destekleri ile sırasıyla Cündişâpûr ve Bağdat’ta Süryanice, Pehlevice ve Arapçaya tercüme edilmiş ve bu kültüre ait tıp, felsefe, astronomi, botanik, zooloji gibi disiplinlerdeki bilgi birikimi Anadolu’nun güney ve doğusundaki uygarlıklarca da bilinir olmuştu. XIII. yüzyıldan itibaren Anadolu’da yükselen Türk uygarlığında Türkçe eserler ortaya çıkmaya başlamış ve çeşitli disiplinlerde eserler kaleme alan Türk bilim insanları da söz konusu tercüme eserlerden yoğun biçimde faydalanmışlardır. Bu çalışmada Antik Çağ ve Orta Çağ Döneminde Anadolu’da etkili olmuş Yunan, Roma ve Türk uygarlığı yazınlarında bahsi geçen bitkilerden, kullanım çeşitliği bağlamında en zengin olanlar arasından iki takson örnek olarak belirlenmiş ve taksonların özelinde söz konusu uygarlıklar arasındaki etkileşimin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Örnek olarak seçilen taksonlar, Anadolu’da doğal olarak yayılış gösteren defne (Laurus nobilis) ve mersin (Myrtus communis) olup, bu bitkilerin ilgili uygarlıkların yazınlarında yer aldığı şekliyle sağlık, kültür ve inanç bağlamında kullanımları araştırılmıştır. Bulgularımıza göre, iki bitkinin adı geçen uygarlıklarda sağlık alanında kullanımları büyük oranda benzeşmekte iken, inanç ve kültür sahalarındaki etkileşimin sınırlı olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bitkilerin kullanım yoğunluklarının uygarlıkların genel karakteristikleri ile örtüştüğü de görülmüştür. Buna göre, defne ve mersin, Antik Yunan’da ibadet ve spor müsabakalarında kullanımı ile öne çıkarken, militarist bir yapıda olan Antik Roma’da savaşla özdeşlemiş, pragmatist yönü ağır basan klasik bir Orta Çağ medeniyeti olan Anadolu Türk uygarlığında ise neredeyse tamamı ile sağlık alanında kullanımı ile özelleşmiştir.
Before the Turks began to settle in Anatolia in the early 11th century, Byzantium had severed its ties with the polytheistic classical antiquity culture due to the strengthening of Christianity. However, the written works belonging to the aforementioned culture were translated into Syriac, Pahlavi, and Arabic in Gondishapur University and the Grand Library of Baghdad, respectively, with the encouragement and support of Khosrow I (d. 579) and then Abbasid caliphs. In this way, his knowledge in disciplines such as medicine, philosophy, astronomy, botany, and zoology belonging to the culture of classical antiquity became known to the civilizations in the south and east of Anatolia. Turkish works began to appear in the rising Turkish civilization in Anatolia from the 13th century, and Turkish scientists who wrote works in various disciplines also benefited heavily from these translated works. In this study, among the plants mentioned in the literature of Greek, Roman, and Turkish civilizations that were influential in Turkey in Antiquity and the Middle Ages, two taxa were determined as examples among the richest in terms of usage diversity, and it was aimed to reveal the interaction between the mentioned civilizations in particular. The taxa chosen as an example are laurel (Laurus nobilis) and myrtle (Myrtus communis), which naturally spread in Anatolia, and the uses of these plants in the context of health, culture, and belief were investigated as in the literature of the relevant civilizations. According to our findings, while the use of the two plants in the field of health in the mentioned civilizations is largely similar, it has been determined that the interaction in the fields of belief and culture is limited. It has also been observed that the intensity of the use of plants coincides with the general characteristics of civilizations. Accordingly, while laurel and myrtle stood out in Ancient Greece for their use in worship and sports competitions, they were almost entirely used in the field of health in Anatolian Turkish civilization, which was a classical medieval civilization with a pragmatist aspect, identified with war in Ancient Rome, which had a militaristic structure.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Medical Ethics, History of Medicine |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2023 |
Submission Date | February 27, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 3 Issue: 2 |