In this study,
cases, in which slavery or freedom was in dispute in the 17th and 18th
century Cyprus ecclesiastical court records, were analyzed. In the research,
these cases were revealed to be separated into two categories basically. The
first category includes emancipation cases; while the second category includes
freedom cases. Emancipation cases usually occurred because the emancipations of
freed slaves were denied. Hereby, claimants could have been sometimes Masters
(slave owners) and sometimes freedmen or slaves. In this study, of the 32
emancipation suits, it was revealed that in 28 cases (88%) the emancipation was
proved, but unproved in 4 cases. Nearly all cases that the freedmen won were
made by “free” individuals who appeared at the court and became witness and
gave their statements for freedmen.
Freedom cases,
on the other hand, emerged due to the fact that freemen were sold as slaves by
individuals who can be called as fraudulent. Nonetheless, sometimes intentional
and sometimes unintentional slavery claims against free people took place among
the causes of these cases. All cases opened with the claiming for freedom
resulted in favor of claimants who were in search of liberty. In this context,
it was observed that the individuals either exposed to the imputation of
slavery or sold as slaves were not from Cyprus; however, they proved their
freedom and attained their liberty.
Bu çalışmada 17. ve 18. yüzyıl Kıbrıs şer‘î mahkeme
kayıtlarında yer alan köleliğin veya hürlüğün dava konusu edildiği vakalar
incelenmiştir. Araştırmada bu davaların temel olarak iki kategoriye ayrıldığı
ortaya çıkmıştır. Bunların birincisini âzatlık, ikincisini ise hürlük davaları
oluşturmaktadır. Âzatlık davaları genellikle âzat edilen kölelerin
âzatlıklarının inkârı sebebiyle meydana gelmiştir. Burada davacılar kimi zaman
mevlalar (köle sahipleri) kimi zaman da âzatlılar ya da köleler olabilmiştir. Çalışmada
32 adet âzatlık davasının 28’inde (%88) âzatlığın ispatlandığı 4’ünde ise
ispatlanamadığı ortaya çıkmıştır. Âzatlıların kazandığı davaların neredeyse
tamamı âzatlık işlemine şahitlik eden “hür” kişilerin mahkeme huzuruna çıkarak
bu durumu beyan etmeleriyle sağlanmıştır.
Hürlük davaları ise dolandırıcı olarak
adlandırılabilecek kişilerce hür kişilerin köle olarak satılmaları neticesinde
ortaya çıkmıştır. Bununla beraber kimi zaman kasıtlı ya da kasıtsız olarak hür
kişilere yönelik kölelik iddiasında bulunulması da bu davaların sebepleri
arasında yer almıştır. Hürlük iddiasıyla açılan tüm davalar, hürriyet
arayışında olan davacılar lehine sonuçlanmıştır. Bu bağlamda kölelik isnadına
maruz kalan ya da köle olarak satılan kişilerin Kıbrıs halkından olmadıkları, buna
rağmen hürlüklerini ispatlama ve elde etme imkânına kavuştukları da
gözlenmiştir.
Journal Section | ARTICLES |
---|---|
Authors | |
Publication Date | June 30, 2017 |
Submission Date | May 25, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 2 Issue: 2 |