Playing a musical instrument requires a particular coordination of brain activity and muscular movements. In general the muscles involved are small muscles. A student of any musical instrument needs to practise in order to present the interpretation that one would like to show. This practice focuses on the coordination of both hands, musical and technical timing, tone and technique rather than muscular workout. The learning rate of our brain, together with the smooth communication of the brain and organs which perform these abilities, determine the rate at which new works can be learned, and at which the corresponding physical abilities can be acquired. Researches show that the main brain activities are very intense during the early phases of learning and then new abilities are absorbed into some kind of an ability memory, after which brain activities turn to normal levels. In this article we discuss how this influences the design of new methods of instrumental learning through creative study methods, with particular reference to the violin, which will give new learning principles for students of musical instruments, avoiding wasting time on excessive mechanical repetition of difficult passages, which will help them to reach new technical and creative levels.
Keywords: instrument learning, bimanual ability, creative study methods, violin
Bir müzik enstrümanı çalmak beyin ve kaslar arasında çok özel bir koordinasyon gerektirir. Müzik enstrümanı çalmak çok karmaşık hareketler zincirinden oluşur ve beynin iki ele aynı zamanda odaklanmasını gerektirir. Kaslar bakımından daha yoğun olarak küçük kaslar kullanılır. Herhangi bir enstrümanı çalabilmek için ve istenen yorumu ortaya koyabilmek için antrenman yapmak şarttır. Bu antrenman kas çalışmasından ziyade iki elin koordinasyonu, müzikal ve teknik zamanlama, ton ve teknik üzerine yoğunlaşır. Herkesin ileri düzeye geldiğinde kendine özgü bir çalışma şekli geliştirmesi beklenir. Ancak ileri seviyeye kadar gelebilmek için akıllı ve yaratıcı çalışmalardaki yöntemleri öğrenmek önemlidir. Yeni eserlerin ve fiziksel yetilerin öğrenilme hızı ve yetilerin kalitesini, beynin öğrenme hızı ve beyin ile bu yetileri gerçekleştirecek uzuvların engelsiz iletişimi belirler. Konuyla ilgili araştırmalar, esas beyin faaliyetlerinin öğrenmenin ilk aşamasında çok yoğun olduğunu ve sonrasında yeni becerilerin bir tür beceri hafızasına alındığını ve beyin faaliyetlerinin normal düzeye döndüğünü göstermektedir. Bu makalede ele almak istenilen konu, bu araştırmaların sonuçlarının enstrüman eğitim yöntemleri üzerinde yaratıcı çalışma yöntemleri ile nasıl bir katkı sağlayabileceğini ve bu yöntemlerin keman üzerinde örneklendirilmesidir. Bu yöntemler aynı zamanda enstrüman öğrencilerine yeni öğrenme prensipleri gösterecektir ve onlara sadece mekanik tekrar gibi verimsiz ve zaman kaybına yol açan yöntemlerden uzak, kendilerini teknik olarak geliştirebilecekleri, yaratıcı olabilecekleri yolları sunulmaktadır
Primary Language | En |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | January 24, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 7 |