Abstract
Türk kültüründe tarih boyunca sosyal, siyasal, toplumsal, ekonomik yapıyı etkileyen çok sayıda iç ve dış
göç süreci yaşanmıştır. Bunlardan biri de 1960’lı yıllarda Almanya’ya yapılan dış göç olgusudur. İlk etapta para
kazanmak amacıyla geçici süreliğine iş için gittikleri Almanya’da Türk göçmenlerin birçok alanda etkin olmalarına bağlı olarak Türk göçmenler zamanla ailenin diğer bireylerini ve akrabalarını da yanlarına alarak Almanya’ya yerleşmişlerdir. Bu süreçten sonra artık Almanya’da Türk kültürünün varlığı ve gelişimi kaçınılmaz
hâle gelmiştir. Türk göçmenleri, birçok noktada etkileyen bu göç olgusu, gurbetçileri hem kopamadıkları Türk
kültürünü hem de yeri geldiğinde Alman kültürünü yaşamak durumunda bırakmıştır. Bu yeni kültür gerek Almanlar gerekse de Türkler açısından bazı problemlerin, duygu durumlarının ve sıkıntıların oluşmasına neden
olmuştur. Türk işçiler gittikleri yerlere geleneklerini, inançlarını, alışkanlıklarını, değerlerini ve diğer birçok
kültürel unsurlarını da beraberinde götürmüşlerdir. Dolayısıyla göçün doğurduğu olumlu ve olumsuz sonuçların etkisi bireysel, toplumsal ve kültürel düzlemde kendisini hâlâ göstermektedir. Yabancı oldukları topraklarda Türk gurbetçilerin yaşadığı ilk problemlerden biri yabancı dil sorunu olmuştur. Nitekim yabancı bir kültürde ve dilde kendini ifade edemeyen Türk gurbetçiler kendilerini rahatlatmak, sıkıntılarını duyurabilmek, düşüncelerini ifade etmek, duygularını boşaltma ve paylaşma ihtiyacından ötürü türkü yakmaya başlamışlardır. Bunun sonucunda Almanya’ya işçi olarak giden Türk gurbetçiler çok sayıda türkü yakmışlardır. Gerek tarihsel süreç içerisinde gerekse günümüzde Türk kültüründe türkülerin önemli bir yeri vardır. Türk gurbetçiler, yabancı oldukları kişilerle iletişime geçememelerine bağlı olarak türkülerle kendilerini ifade etme ihtiyaçlarını gidererek sıkıntılarını, özlemlerini, hüzünlerini türkülerde dile getirmişlerdir. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı Almanya’da yazılan türkülerde hangi kültürel unsurların olduğunu, türkülerin Türk kültürünü nasıl yansıttığını, kültürü yansıtma gücü ve Türklerin kültürü yansıtma biçimini incelemektir. Bunun yanı sıra Türk kültüründeki motif ve sembollerin Almanya’da üretilen türkülerde yer alıp almadığı da araştırılmıştır. Bu amaca ulaşmak için çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi kullanılmıştır. Dokümanların analiz edilmesi sürecinde ise yorumbilim yönteminden faydalanılmıştır. Çalışmada maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılarak araştırmanın amacına hizmet eden ve Ali Osman Öztürk tarafından derlenen “Alamanya Türküleri” başlığı altında basılan kaynaktan veriler elde edilmiştir. Toplam 49 türkü incelenmiştir. Çalışmaya doğrudan veya dolaylı katkı sağlayan türkülerden örnekler verilerek Türk kültürünün türkülerde yansımaları analiz edilmiştir. Türkülerin üslubundan, türkülerde yer alan bazı sözcüklerin kültürel arka planıyla ilgili kültürel çıkarımlar yapılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre genel olarak türkülerde coğrafi özellikler, yer isimleri, hayvan, yiyecek isimleri, Türk kültüründe var olan değerler, Türklerin giyim tarzları, aile yapısı, dinsel unsurlar, deyimler, yöresel söylem biçimleri, dilsel kullanımlar, savaşlar, inanca ilişkin gelenekler, tarihsel ve toplumsal olaylar gibi çok sayıda kültürel unsurların türkülere yansıtıldığı görülmüştür. Çalışmada ayrıca Almanya türkülerinde dönemin mevcut Türk kültürünün yanı sıra, zaman içerisinde meydana gelen kültürel değişimlerin türkülerde yer aldığı da vurgulanmıştır.