In this study; use of "Frequency Ratio" method for dangerous
road section determination was investigated. In this method, instead of using
the accident number or accident ratio, a relationship between the environmental
properties of the road and accident proneness of the road was established, by
using past accident data. This relation can also be used for accident proneness
of the sections which are on the same road and exposed to similar traffic
effects but have no past accident data. Moreover, possible remedies and their
effects can be guessed by trying different variable values. Developed method
was tested on Tokat-Niksar (D850) State Highway. Seven variables related to
road and its environment was used. 66 out of 94 sections (70,21%) were defined
as accident prone, whereas 174 out of 206 accidents (84,46%) were recorded in
these sections. That is, great percentage of the accidents were captured in a
relatively low percent of sections. It is concluded that developed method may
be used in accident prone road section determination studies.
Bu çalışmada;
karayollarındaki tehlikeli kesimlerin belirlenebilmesi için "Frekans
Oranı" yönteminin kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu yöntemde, kazaya
meyilli yol kesimlerinin belirlenmesinde kaza sayısı veya kaza oranı değerleri
doğrudan kullanılmamakta, bunun yerine geçmişte meydana gelen kaza verileri
kullanılarak yol kesiminin çevresel özellikleri ile yolun kazaya meyilliliği arasında
bir ilişki kurulmaktadır. Bu ilişki, aynı yol üzerinde bulunan ve diğer
kesimlerle benzer trafik etkisine maruz kalan, ancak kaza verisi herhangi bir
sebeple eksik olan yol kesimlerinin kazaya meyilliliğini değerlendirmede de
kullanılabilmektedir. Ayrıca, tehlikeli kesimler belirlendikten sonra da hangi
iyileştirmelerin yapılması gerektiği ya da yapılacak iyileştirmelerin ne gibi
sonuçlar vereceği, modele girilen değişken değerleriyle denemeler yapılarak
tahmin edilebilmektedir. Yöntem, Tokat-Niksar (D850) karayolunda denenmiştir.
Yol ve çevresine ait 7 değişkene yer verilen çalışma sonunda toplam 94 kesimden
66 tanesi (%70,21) kazaya meyilli olarak nitelendirilirken, toplam 206 kazadan
174 tanesi (%84,46) bu kesimlerde meydana gelmiştir. Yani çalışma alanının
nispeten küçük bir kısmında kazaların büyük bir kısmını yakalama imkânı
olmuştur. Bu durum, yöntemin kazaya meyilli yol kesimlerinin belirlenmesine
yönelik çalışmalarda kullanılabileceğini göstermiştir.
Subjects | Civil Engineering |
---|---|
Journal Section | Civil Engineering |
Authors | |
Publication Date | January 31, 2018 |
Submission Date | March 30, 2017 |
Acceptance Date | July 24, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 7 Issue: 1 |