Kazancızâde Emin Edîb Efendi
is one, who grew up in Sivas and lived in the last period of the Ottoman
Empire, of the significant intellectuals. Emin Edîb Efendi whose family resided
in Bukhara, served as a teacher in Sivas Military Middle School for many years
and was a member in the Ottoman Parliament for two terms. Apart from his
official duties, Emin Edîb Efendi was a follower of the sect ‘Nakşbendî’ and
his tariqa chain reached to Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî through his sheikh Muhammed
Kemâhî. Emin Edîb Efendi taught the true way for twenty-three years after the
death of his sheikh Muhammad Kemâhî in 1313/1896. Emin Edîb Efendi's religious
and sufi approaches were based on the prominent figures in the field of
sufism such as Imam al-Ghazali, Abdulkadid Ghailani, Mevlânâ Celâleddîn-i
Rûmî, Muhyiddin İbnü'l-Arabî, Ibn al-Fârız, Mahmud Şebüsterî, Abdurrahman Câmî
and İsmail Hakkı Bursevî. Emin Edîb Efendi, who was heavily influenced by the
Ekberî Irfan (wisdom) tradition, accepted the wahdat-i wujud ‘as the summit of
spiritual education and the tawhid’ (oneness of God). In his poems, Emin Edîb
Efendi, intensely chanting divine love and wahdat-i wujud, is a scholar in
zahiri (outward) sciences besides his Sufi identity. In this regard, he got
into the dilemma of zahir-bâtin (outward-inward sciences) and madrasa-tekke in
his personality. Emin Edîb Efendi, who was proficient in Arabic and Persian to
write his works in those languages, gave a special importance to the education
of individuals and trained his followers considering the good morality.
Kazancızâde Emin Edîb Efendi
Osmanlı Devleti’nin son döneminde yaşamış Sivas’ın yetiştirdiği önemli
münevverlerden biridir. Âile kökleri Buhâra’ya dayanan Emin Edîb Efendi Sivas
Askeri Rüştiyesi’nde uzun yıllar Farsça muallimi ve Osmanlı Mebusan Meclisi’nde
de iki dönem mebus olarak resmî görevde bulunmuştur. Resmî görevlerinin dışında
Nakşbendî tarikatına müntesip mürşîd-i kâmil olan Emin Edîb Efendi’nin
silsilesi şeyhi Muhammed Kemâhî kanalıyla Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî’ye ulaşır.
Emin Edîb Efendi, Muhammed Kemâhî’nin 1313/1896’daki vefâtından sonra yirmi üç
yıl irşad makamında kalmıştır. Emin Edîb Efendi’nin dînî ve tasavvufî
yaklaşımlarının temelinde İmâm Gazâlî,
Abdülkâdir Geylânî, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Muhyiddin
İbnü’l-Arabî, İbnü’l-Fârız, Mahmud
Şebüsterî, Abdurrahman Câmî ve İsmail Hakkı Bursevî gibi tasavvuf alanının
önemli şahısları yer almaktadır. Ekberî irfan geleneğinin yoğun etkisinde kalan
Emin Edîb Efendi ‘vahdet-i vücûd’u manevî eğitimin nihayeti ve tevhidin zirve
mertebesi olarak kabul etmiştir. Şiirlerinde ilâhi aşk ve vahdet-i vücûd neşvesini
yoğun bir şekilde terennüm eden Emin Edîb Efendi sûfî kimliğinin yanısıra
zâhirî ilimlerde de icâzet sahibi bir âlimdir. Bu yönüyle o, zâhir-bâtı,
medrese-tekke ikilemini şahsiyetinde uyumlu hale getirmiştir. Arapça ve
Farsça’ya eser yazacak seviyede vâkıf olan Emin Edîb Efendi bireylerin
eğitimine özel önem vermiş, mürîdânını güzel ahlak anlayışına göre
yetiştirmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 18, 2019 |
Submission Date | February 27, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 46 |