Hem ABD’de hem Türkiye’de koronavirüs salgın sürecinde sosyal medyanın
kriz iletişimi olarak etkili kullanılıp kullanılmadığını belirlemek amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmada, Türkiye Cumhuriyeti ve Amerika Birleşik Devletleri Sağlık Bakanlıklana ait resmi Twitter hesaplarından yapılan paylaşımlar Wendling, Radisch ve Jacobzone’un kriz ve risk iletişiminde sosyal medyanın etkin kullanımına ilişkin geliştirdiği
uygulama modeli doğrultusunda incelenmiş ve elde edilen veriler SPSS programı ile
içerik analizine tabi tutulmuştur.
Wendling ve arkadaşlarına göre; “Kamu Bilincini Artırmak”, “Gözetim İzleme
Durum Farkındalığı ve Erken Uyarı Sistemi”, “Hazırlıkların Geliştirilmesi”, “Bilgi Sağlayan
ve Uyaran”, “Gönüllüleri Seferber Ederek Krizlere Çözüm Artırma”, “Kurbanların ve Kurtulanların Belirlenmesi”, “İtibar Yönetimi”, “Finansman ve Destek İçin Teşvikin Sağlanması”, “Eski Yazılanlar Hakkında Bilgi Edinmek”, “Milli ve Uluslararası Oyuncular Arasında
Kamu Aktörleri ve Kamuya Ait Olmayan Aktörler Arasında Ortaklığı ve İşbirliğini Geliştirmek”, “Güven Oluşumu” ve “Kurtarma Yönetiminin Geliştirmesi” hususlarında sosyal
medya üzerinden içerik üretildiğinde, kriz ve risk durumunda sosyal medyanın etkin
olarak kullanımı söz konusudur. Çalışmada sonuç olarak; Türkiye Sağlık Bakanlığının resmi Twitter hesabını kriz iletişimi açısından daha aktif ve etkin kullandığı ABD Sağlık Bakanlığının ise kriz iletişimi yönetimi noktasında geç kaldığı ve Twitter hesabını kriz iletişimi bağlamında daha az kullandığı sonucuna ulaşılmıştır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Kasım 2020 |
Gönderilme Tarihi | 28 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 16 |