Mekân kavramı zihinsel
olanla kültürel olanı, toplumsal ile tarihsel olanı birbirine bağlar. Mekânlar
incelenirken kültür ve aynı kültürün tarihinin de incelenmesi bir zorunluluk
haline gelir. Mutlak olarak var olan mekânın üzerine inşa edilen kurgular ve
örüntülerle mekân toplumsallaşır. İnsan bedeninin kendisinden inşa ettiklerine
kadar tüm bu süreci kapsar. Nekropolitan alanlar kültürün bir parçasıdır ve
mutlak mekân üzerine inşa edilen toplumsal mekânlardır. Modernleşme öncesinde
nekropolitan alanlar kentlerle iç içeyken modernleşme ile beraber kentlerden
soyutlanmışlardır. Ayrıca kişilerin ölüm biçimleri, nedenleri, ölüm ve
ritüelleri de şekil değiştirmiştir. Hatırlatma ve unutma unsurları sürekli
olarak yeniden inşa edilmiş ve parçalanmıştır. Şüphesiz ki bu parçalanma ve
inşa etme süreci iktidardan bağımsız değildir. Ölümün herkese eşit bir şekilde
geldiği sürekli olarak ifade edilse de aslında insanlar nasıl yaşıyorlarsa öyle
de ölüyorlar. Yaşam üzerindeki sınıf, statü, soy, toplumsal cinsiyet vb.
kavramlar ne ifade ediyorsa ölüme giden süreç, ölümün kendisi ve nekropolitan
alanlar da benzer şeyleri ifade etmektedir. Bu çalışmada nekropolitan
alanlardaki sınıf, statü, toplumsal cinsiyet, iktidar kavramları sorgulanmış,
nasıl parçalandıkları ve yeniden üretildikleri çözümlenmiştir. Sınıf, iktidar
ve toplumsal cinsiyet okumalarını genişletmek amacı ile mezar görevlisi ve
mezar kazıcısı olmak üzere beş kişi, mezarlıklar müdürlüğünde çalışan bir kişi
ve bir gazeteci ile derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Görüşme metinleri
çözümlenerek betimsel analiz yapılmıştır. Mekânın tarihsel olması ve iktidar
kurma araçları tarafından organize edilmesi bağlamında Başbakanlık Osmanlı
Arşivinden ve diğer Osmanlıca kaynaklardan, Siirt ile ilgili mezarlıkları
içeren belgeler çözümlenmiştir.
The
space connects the mental and the cultural, the social and the historical.
While the space is being examined, the examination of culture and history
becomes a necessity. The space of fiction and pattern built on the absolute
space is socialized. This process that it covers the human body and all things
that are produced. Negropolis areas are a part of the culture and social
spaces. While before The Pre Modernization, the negropolitan areas were
intertwined with the cities, isolated from the cities together with
modernization. In addition, the forms of death, causes, death and associated
rituals have changed shape. Reminder and
forgetting elements are constantly rebuilt and fragmented. Undoubtedly, this
fragmentation and construction process is not independent of power. Everyone is
constantly told that death is equal. However, people die as they live. The
concepts of class, status, race and gender represent a lot of things about
life. The same concepts are similar for death. The concepts of class, status,
gender and power in the neglected areas have been examined. These concepts are dismantled how reproduced
and resolved through negropolitan areas. In order to better understand the
process, four people (including the grave officer and grave digger) have been
interviewed with a person working in the cemetery directorate. In addition,
in-depth interviews have made with a journalist who has been broadcasting
continuously in Siirt for 55 years. Interview texts have analyzed and
discoursed. Ottoman documents have been examined due to the historical and
power-building areas of the space.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Kabul Tarihi | 21 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 11 Sayı: 18 |