Avrupa Birliği, üye ülkeler arasında işgücünün, sermayenin ve malların serbest dolaşımının sağlanması ile iktisadi kalkınmanın gerçekleştirilmesi ve Avrupa ülkeleri halkının refah seviyesinin yükseltilmesi hedefi ile kurulmuştur. Başlangıçta 6 üye ile temelleri atılan birliğin kısa sürede gösterdiği başarı gelişmekte olan ülkelerin dikkatini çekmiştir. Birliğin ortak bir özgürlük, demokrasi ve hukuk devleti üzerine kurulduğu ve bu ilkeleri benimseyen bütün Avrupa ülkelerinin üye olabileceği vurgulanmıştır. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci 31 Temmuz 1959 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu’na(AET) yapılan başvuru ile başlamıştır. Çalışmada, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci ile ilgili yapılan çalışmalar ve Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan Türkiye raporlarına yer verilmiştir. Çalışmanın amacı, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik sürecini, ekonomik kriterler açısından karşılaştırmalı analiz yöntemi ile ortaya koymaktır. Çalışma sonucu Avrupa Komisyonu Raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Türkiye’nin işleyen bir piyasa ekonomisine sahip olduğu vurgulanmıştır. Türkiye’nin istikrar politikasını sürdürdüğü ve yapısal reformlara devam ettiği takdirde Avrupa Birliği içerisinde piyasa güçleri ve rekabet baskısıyla başa çıkabileceğinin altı çizilmiştir.
Avrupa Birliği Kopenhag kriterleri Maastricht Yakınlaşma Kriterleri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 28 Sayı: 3 |