Türkiye Selçuklularının ve Karamanlıların başkenti olan Konya XV. yüzyılın ortalarına doğru şiddetlenmeye başlayan Osmanlı-Karaman mücadelelerinden büyük ölçüde etkilenmiş, bir yandan nüfus kaybına, bir yandan da tahribata uğramış, bünyesindeki pek çok vakıf eser harap hale gelmiştir. Bölgede, Osmanlı egemenliğinin tesis edilmesiyle birlikte siyasi belirsizlik yerini istikrara bırakmış, idari yapılanma içinde Karaman eyaletinin merkezi kabul edilmiş, başına atanan şehzadeler ve paşalar üzerinden merkezi yönetime eklemlenmiştir. Üzerinde konumlandığı Anadolu’nun en işlek yol güzergâhlarından biri olan sağ kol ile doğu-batı eksenindeki ticaret ve hac kervanlarının uğrak yeri olmuş, böylelikle Osmanlı gibi büyük bir organizasyonun merkezinde yer alarak, siyasi ve ticari etkinliğini arttırabilmiştir. Öyle ki çok sayıda pazar, iş hanı ve çarşıların içinde onlarca farklı meslek kollarının icra edildiği bir şehir hüviyetine bürünmüştür. Bu durum şehirde üretilen malların ve hizmetlerin vergilendirilmesiyle ortaya çıkan toplam vergi gelirlerine de sirayet etmiştir. Ne var ki vergi geliri miktarı yüzyılın başları ile sonları arasında yükselme yerine düşme eğilimi göstermiş, bu da vergi kalem ve ünitelerinin tahrirlere yazım biçiminin farklılığının yanında, şehirdeki sosyal ve ekonomik faaliyetlerin daralma gösterdiği şeklinde yorumlanabilecek bir tavır almıştır. Vergi gelirleri kendi içinde sanayi, hizmet ve tarım sektörü olmak üzere üç gruba ayrıldığında, hizmet sektörünün Konya şehir ekonomisinde başı çektiği anlaşılmaktadır. Şehirlerde hâkim faaliyet alanının sanayi ve hizmet sektörü olması beklenmekle birlikte özelde Karaman eyaleti, genelde Osmanlı şehirlerinde tarım sektörü de görülebilmektedir.
Konya, the capital of Sultanate of Rûm and Karamanids, was highly affected by the struggle between Ottoman and Karamanids which began to intensify towards the middle of 15th century, and was exposed to loss of population and destruction and its foundation works crumbled. In the area, political uncertainty turned into stability with the establishment of Ottoman domination and Konya was accepted to have been the center of Karaman province and it was connected to central administration by means of şehzade (sultan’s son, prince) and pashas (generals) which were appointed there. Konya become a popular place for trade and hajj caravans in east-west axis by means of right line which was one of the busiest road routes in Anatolia on which it was situated, and increased its political and commercial effectiveness by taking part in a great organization such as Ottoman. So, it became a city which tens of field of occupation professed in many bazaar, office building and souk. This situation was reflected in also total tax revenues generated with the taxation of manufactured goods and services in city. But, amount of tax revenue, instead of increase, tended to decrease in time between the beginning and end of the century, and this has taken an attitude which could be interpreted as the contraction of social and economic activities of the city besides the differences of writing styles of tax items and units to the tahrirs (tax registers). If tax revenues are evaluated in three groups such industry, service and agriculture, it is understood that service sector took the lead in urban economy of Konya. Although it is expected that the dominant activity area in cities is the industry and service sector, the agricultural sector also can be seen in the Ottoman cities in general and Karaman province in particular.
Bölüm | Araştırma Makalesi |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 42 |
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.